Basın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü

27-09-2023

Turizmde büyüme ve sürdürülebilirlik

Dünya Turizm Örgütü tarafından belirlenen 27 Eylül Dünya Turizm Günü 1980’den itibaren her yıl tüm dünyada kutlanmaktadır. Bugünün amacı, uluslararası toplumlar için turizmin önemini vurgulamak ve farkındalık yaratmaktır. Bugün de turizmin; sosyal, kültürel, politik ve ekonomik değerler üzerindeki etkilerine dikkat çekmek üzere, Kocaeli Üniversitesi Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Emrah Özkul ile genel olarak turizm ve turizmin sağladığı faydalar hakkında bir röportaj gerçekleştirdik.

 

Dünyada ve Türkiye'de turizmin önemi nedir?

Dünya genelinde ve Türkiye'de turizmin önemi oldukça önemli bir yerdedir ve bu endüstri, gelişmiş ülkelerden gelişmekte olan ülkelere kadar birçok ülke için cazibe unsurudur. Bir hizmet sektörü kolu olan ve kendine özgü özellikleriyle önemini giderek artıran turizm, sistem özelliğiyle diğer sektör ve endüstrilerle doğrudan ilişkilidir. Tarım, sanayi ve diğer hizmet kollarındaki iş gücü ve istihdam yapısı bunun en temel örneğidir.

 

Turizmin ekonomik anlamda en temel faydası, ülkeye sıcak para girişi sağlamasıdır. Bu, ülkenin ekonomisinin canlı ve dengeli bir şekilde devam etmesi için önemlidir. Turizm, ülkelerin ödemeler dengesini düzeltmelerine yardımcı olur. Turistler, kendi ülkelerine dönerken çeşitli hediyelik eşyalar veya farklı ürünler (örneğin teknolojik ürünler ya da tekstil ürünleri vb. gibi) satın alarak ülkeye döviz bırakırlar. Bu da görünmeyen ihracat/ithalat kalemlerini oluşturur. Gelişmiş ülkeler, turizmden daha fazla yararlanmak için teknolojiyi kullanıp; pazarlama ve satış politikalarını geliştirebilirler.

 

Turizm, ekonomik büyüme ve ekonomik kalkınma açısından da önemli çıktıları sağlar. Ayrıca, önemli düzeyde istihdam oluşturur (sadece otellerde çalışan sayısı 500 bin civarındadır). Yetişmiş insan gücüyle istihdamın belirgin bir düzeyde artmasıyla, bu iş koluna ilişkin “nitelikli iş gücü” konusu sürekli tartışılmaktadır.  Turizm sadece ekonomik değil sosyal boyutlarıyla da öne çıkan bir endüstridir.  Kültürel etkileşim yoluyla dünya barışına katkı, yabancı dil öğrenme isteği, farklı kültürleri sağlama ve iletişim kurma becerisi gibi sonuçları sağlamaktadır. Hızlı bir şekilde ilerlemesi ve düzenli bir kontrol olmaması durumunda olumsuzluklara da neden olur.

 

Son olarak, turizm kültürel etkileşimleri artırır. Filmler, diziler ve müzikler gibi kültürel ürünler, insanların farklı ülkeleri ziyaret etme isteğini artırabilir. Bu da turizm endüstrisinin büyümesine katkı sağlar. Sonuç olarak; turizmin önemi çok yönlüdür ve birçok ülke için stratejik bir endüstridir. Turizm hareketlerinin, çok farklı sebeplerle sekteye uğradığı zaman dilimlerinde (ekonomik kriz, pandemi, terör, doğal afetler vb.) ekonomilerin oldukça etkilenmesi bunun en temel örneğidir.

 

Türkiye'de turizmin geldiği nokta nedir?

Turizm, Türkiye açısından hep ön planda olmuştur. Ekonomik, pazarlama, sosyo-kültürel ve diğer bileşenleriyle bu coğrafya hem kendi insanı hem de yabancılar açısından cazibe merkezi haline gelmiştir. Kervansaray, Sergi-i Osmani, Pera Palas, Turizm Bürosu, Türk Seyyahin Cemiyeti gibi örneklerle, belli başlı etkinlik ve faaliyetler turizmin önemi çağrıştırmaktadır. Türkiye’de turizmin gelişiminin, “planlı kalkınma dönemiyle” ivme kazandığını söylemek mümkündür.  Burada, cumhuriyet öncesi, cumhuriyet sonrası, planlı dönem öncesi, planlı dönem olarak kronolojik bir sınıflandırma yapmak mümkündür.

 

Turizmin gelişimi için kılavuz olarak, 1982'de kabul edilen 2634 sayılı Turizmi Teşvik Kanunu gösterilmektedir. Bu kanunla birlikte, Türkiye genelinde turizm faaliyetleri hızla artmaya başlamıştır. Ancak Türkiye'nin turizm geçmişine bakıldığında, 1960'lı yıllarda sadece iki bölgenin turizmde söz sahibi olduğunu görülmektedir. Bu bölgelerden biri Balıkesir'in Erdek ilçesi, diğeri ise Karadeniz'de Düzce'nin Akçakoca ilçesidir. Ancak bu dönemlerde genellikle iç turizmi daha baskın olmuştur.

 

Turizm endüstrisini düzenleyen, dinamik bir yapı ve işleyişe kavuşturma amaçlı turizmi teşvik eden çalışmalarla girişimciler, turistik bölgelerde yatırımlar yapmaya başlamışlardır. Özellikle Antalya, Muğla, Marmaris, Bodrum gibi bölgelerde turizm böylelikle hızlı şekilde gelişmiştir. Turist sayısı konusunda ise, 1980'lerde bir milyonun üzerinde bir turist sayısından bahsedilmektedir. Oda ve yatak kapasitenin hızlı artışına paralel olarak, turist sayıda oldukça yükselmiştir. Dünya Turizm Örgütü verilerine göre, 2022 yılında ülkemizi ziyaret eden turist sayısı 50 milyonu aşmıştır. Yine aynı verilere göre ülkemiz en iyi on destinasyon içerinde 4. sırada yer almıştır. Sadece deniz güneş kum değil aynı zamanda kültürel destinasyonlarda önemini artırmıştır. Örneğin 2023 yılı içerisinde sadece sekiz ay içerisinde İstanbul’a gelen turist sayısı yaklaşık 12 milyon civarındadır.  Hızlı turizm büyümesinin, doğal olarak bazı olumsuz sorunları da beraberinde getirdiği bir gerçektir. Turizmden kaynaklı bölgesel enflasyon, aşırı turizm, iç turizmde yüksek sezonda düşüş eğilimi, alt yapı sorunları ve sürdürülebilirlik, kültürel dejenerasyon gibi konular bu duruma örnek verilebilir.

 

Peki turizmi olumsuz etkileyen faktörler nelerdir? Biraz bahsedebilir misiniz?

Turizmi olumsuz etkileyen faktörler çok çeşitli olabilir. Bu faktörler, makro çevresel değişkenler ve mikro çevresel değişkenler olarak iki ana kategoriye ayrılabilir. Makro faktörler, genellikle turizm sektörü üzerinde doğrudan kontrol edilemeyen ya da sınırlı bir şekilde kontrol altında tutulabilen unsurlardır. Ekonomik, sosyo-kültürel, demografik, politik ve yasal, teknolojik gibi çevre faktörler içindeki değişimler olumlu/olumsuz olarak doğrudan turizme yansımaktadır. Küresel ekonomik krizler, ekonomik dalgalanmalar, döviz kurlarındaki ani değişimler, politik istikrasızlık, pandemi, doğal afetler, iki-ülke arasındaki diyaloglar, çıkarılan kanunlar turizm hareketlerini etkilemektedir. Daha önce ifade edildiği gibi bu etki sistem özelliğinin bir sonucu olarak karşımıza çıkmaktadır. Bazı fırsatları ve tehditleri içinde barındırmaktadır.

 

Diğer yandan, mikro çevresel faktörler, turizm işletmelerinin daha fazla kontrol sahibi olduğu faktörlerdir. Bu faktörler arasında işletme içi kararlar, fiyatlandırma politikaları, müşteri ilişkileri yönetimi ve hizmet kalitesi gibi unsurlar bulunur. Turizm sektörü, mikro düzeyde bu faktörleri iyileştirerek ve müşteri deneyimini artırarak olumsuzluklara karşı önlemler alabilir. Bu tür olaylar turistlerin güvenliği ve seyahat tercihleri üzerinde olumsuz etkiler yaratabilir. Sonuç olarak, turizmi olumsuz etkileyen faktörler çok çeşitli olup bazıları kontrol edilebilirken bazıları kontrol edilemez ya da sınırlı şekilde kontrol edilebilir. Turizm endüstiris, bu faktörlerle başa çıkmak ve olumsuz etkileri en aza indirmek için stratejiler geliştirmek zorundadır. Bu stratejiler, sürdürülebilirlik, güvenlik ve müşteri odaklı yaklaşımları içerebilir.

 

Şehrimizde, üniversitemizde turizm hakkında ne gibi çalışmalar yapılıyor?

Son yapılan araştırmalara göre, Kocaeli bölgesinde gezilmesi gereken 100'den fazla yer olduğu belirlenmiştir. Bu turistik potansiyelinin önemini bilen üniversitemiz, kamu otoriteleriyle işbirliği yaparak turizmin geliştirilmesine odaklanmış durumdadır. Şehrimizde ve üniversitemizde turizm alanında çeşitli çalışmalar gerçekleştirilmektedir. Bu çalışmalarla, turizmin gelişimi ve sürdürülebilirliği için çeşitli stratejiler geliştirilmesi amaçlamaktadır. Öncelikle, şehrin turizm potansiyelini artırmak ve çekiciliğini vurgulamak için çeşitli projeler yürütülmektedir. Bu projeler arasında şehrin turistik yerlerinin tanıtımı, yeni turistik varış noktalarının geliştirilmesi, geleneksel yemeklerin modernize edilmesi ve sunumu gibi farklı çalışmalar bulunmaktadır.

 

Üniversitemiz misyonu doğrultusunda, turizm endüstrisinin yerel ekonomiye katkısını artırmak amacıyla alanında söz sahibi işletmelerle de iş birliği yapılmaktadır. Öğrencilerimize staj imkânları sunularak, yerel işletmelerde deneyim kazanmaları teşvik edilmektedir. Ayrıca, yerel halkın da katılımını sağlayarak festivaller düzenlenmesi planlanmakta ve yerel yemeklerin tanıtımına önem verilmektedir. Bu etkinliklerle hem öğrencilerin hem de yerel halkın yerel kültüre katkı sağlamaları hedeflenmektedir. Yakın bir gelecekte, fakültemizde büyük ve fonksiyonel bir mutfak oluşturulması ve üniversitemizin ürettiği ürünlerin pazarlanması ve satışı amaçlanmaktadır. Özellikle, Gastronomi ve Mutfak Sanatları bölümüzle geleneksel yemekleri günümüz standartlarına uygun hale getirme çalışmaları yürütmekte ve bu yemekleri nasıl daha çekici hale getirebiliriz? sorunsalı tartışılmaktadır. Ayrıca, yerel festival ve etkinliklerin daha da genişletilmesi ve şehirdeki turistik potansiyelin daha fazla değerlendirilmesi de amaçlarımız arasında yer almaktadır.

 

Turizm kenti olarak anılmaz için daha ne gibi adımlar atılmalı, eksiklikler nelerdir?

Kocaeli'nin turizm potansiyelini daha fazla geliştirebilmek için atılması gereken adımlar ve eksiklikler üzerine önemli bir dizi düşünce var. Öncelikle SWOT analizi yapılmış ve şehrin güçlü ve zayıf yanları, fırsatlar ve tehditler belirlenmiştir. Şehirdeki güçlü yanlar, büyük doğal kaynaklara ve tarihi yapılara sahip olmasıdır. Ancak bu turistik bölgelerin daha fazla tanıtılması ve geliştirilmesi gerekmektedir. Ayrıca kış aylarında yoğun talep gören, fakültemizde içinde bulunduğu Kartepe'deki trafiği rahatlatmak için alternatif ulaşım yolları düşünülmektedir, örneğin teleferik projesi gibi. Bunun yanı sıra, destinasyonun turizm çeşitliliği konusunda bir strateji belirlemesi gerekmektedir. Hangi turizm türlerine odaklanacakları, ne tür etkinlikler ve mekânlar geliştirecekleri üzerine kararlar alınmalıdır. Turizmin geliştirilmesi için, belediyemiz İl Kültür Turizm Müdürlüğü, yerel işletmeler ve sivil toplum kuruluşları ile koordinasyon sağlanmaktadır. Ayrıca, öğrencilere bölgenin turistik yerlerini tanıtmak için okul gezileri düzenlenmeli ve öğrencilerin bu bölgeleri keşfetmeleri teşvik edilmelidir. Bu, yerel turizmi desteklemek için bir adım olabilir. Sonuç olarak, Kocaeli'nin turizm potansiyelini geliştirmek için daha fazla tanıtım, alternatif ulaşım yolları ve turistik çeşitlilik stratejileri geliştirmesi gerekmektedir. Ayrıca, yerel işbirliği ve koordinasyon da bu sürecin başarılı olması için önemlidir.

 

Turizm çeşitliliğinden biraz bahsedebilir misiniz? Kocaeli'deki turizm çeşitlilikleri nedir?

Öncelikle Türkiye açısından değerlendirmek gerekirse; Türkiye'deki turizm çeşitliliği oldukça geniştir, ayrıca farklı ilgi alanlarına da hitap etmektedir. Örneğin din turizmi; şehirde bulunan tarihi kilise ve camiler; özellikle de Ayasofya gibi kutsal mekânlar sayesinde oldukça canlıdır. Kültürel turizm açısından, şehirdeki tarihi yapılar, müzeler ve sanat galerileri ziyaretçilere zengin deneyimler sunmaktadır. Turizm çeşitliliği elbette Kocaeli ilinin de oldukça avantajlı olduğu konulardan biridir. Doğa tutkunları için, Kocaeli'nin doğal güzellikleri ve yeşil alanları doğa turizmi için cazip noktalardır. Kocaeli'nin turizm çeşitliliği aynı zamanda deniz, güneş ve kum tatili sevenler için de cazip seçenekler sunmaktadır. Sahil bölgeleri ve plajları özellikle iç turizm için popülerdir. Bunun gibi ve sayamadığım nice çeşitlilikler var ve yenileri çıkmaya devam ediyor. Ayrıca yakın zamanda Kartepe’de Osmanlı dönemine ait tarihi eserlerin sergilendiği Osmanlı Günlük Yaşam Müzesi açıldı. Bu gibi eserler kültürel mirası koruma amacı taşıyor. Turizmin çeşitliliği Kocaeli'nin zenginliklerini ve çekiciliğini yansıtırken, bu alanların sürdürülebilir bir şekilde desteklenmesi ve gelecek nesillere aktarılması büyük önem arz ediyor. Ormanya, Seka Park, Kartepe Kayak Merkezi, Ballıkayalar Kanyonu, Beşkayalar Tabiat Parkı, Cebeci Plajı, Ömerağzı Koyu, Kumcağız Plajı, Kandıra Sarısu Plajı,  Kuzuyaylası Tabiat Parkı, Serindere Kanyonu, Nüzhetiye Şelalesi, Kerpe Kartal Kayaları, Pembe Kayalar Sardala Koyu Gayret Gemi Müzesi, Yeni Cuma Camii (Pertev Mehmet Paşa Camii ve Külliyesi), Fevziye Camii, Hikmetiye Camii, Hannibal anıtı,   Saat Kulesi, Cam Teras, Atatürk, Redif ve Etnografya Müzesi, Kaiser Wilhelm Köşkü, Saatçi Ali Efendi Konağı, Kocaeli Arkeoloji ve Etnografya Müzesi, Kafkas Sürgünü Anıtı, Hızır Reis Denizaltı Müzesi, Pembe Köşk, Seka Kağıt Müzesi, Kocaeli Bilim Merkezi bu çekiciliklere örnek verilebilir.

 

Geçen yıl Turizm Fakültesi olarak altın madalya kazanmışsınız bundan biraz bahsedebilir misiniz?

Turizm fakültemiz, 2019 yılında Turizm işletmeciliği ve Otelcilik Yüksekokulu kapanarak faaliyetlerine başladı. Üniversitemiz üst yönetimi önderliğinde, akademik, idari personelimizle birlikte, burada olma sebebimiz öğrencilerimizle hedeflerimiz doğrultusunda güzel bir ivme sağladığımızı düşünüyoruz. Her fırsatta çalışmaya ve kendimizi geliştirmeye gayret ediyoruz. Sadece geçen yıl 50 ye yakın etkinlik gerçekleştiren ve sürekli yeni hedefler peşinde koşan, paydaşlarıyla iletişimde kalan bir fakülte olarak kendimizi konumlandırmış durumdayız. İki lisans, iki yüksek lisans ve iki doktora programıyla alanında iddiası olan bir fakülteyiz.

 

Bu süreçte tabii ki katıldığımız ve kazandığımız yarışmalar da oldu. Mesela geçen yıl Sivas Cumhuriyet Üniversitesi tarafından düzenlenen üniversiteler arası “Anadolu’nun Mirası Soframda” isimli yemek yarışmasında Turizm Fakültesi olarak gastronomi lisans öğrencilerimizin hazırladığı “Otur Fatma” tatlısıyla 22 üniversite, 39 grup ve 71 öğrenci arasından birinci olarak altın madalya kazandık. Daha sonra lisansüstü gastronomi öğrencimiz 2022 yılı Haziran ayında Uluslararası İstanbul Beyoğlu lezzet festivaline yine geleneksel bir tatlı ile katılarak bize altın madalyayı getirdi. Bir Osmanlı tatlısı olan Helva-i Hakani tatlısı ve onun modern sunumuyla dereceyi elde etti öğrencimiz. Katıldığımız yarışmalar ve projelerle öğrencilerimiz geniş bir yelpazede yeteneklerini geliştiriyor. Bu etkinlikler, öğrencilere hem turizm endüstrisindeki becerilerini hem de toplumsal sorumluluklarını artırmaları için fırsatlar sunuyor. Ayrıca fakülte, sürdürülebilir turizm ve çevresel koruma konularına odaklanarak gelecek nesillere daha sürdürülebilir bir turizm bırakma amacını taşıyor. Bu etkinlikler, öğrencilerin kariyerlerini şekillendirmelerine ve turizm sektöründe liderlik yapmalarına yardımcı olurken aynı zamanda topluma da katkı sağlamayı amaçlıyor.

 

Bildiğimiz üzere her yıl Dünya Turizm Günü için farklı bir tema belirleniyor ve tema kapsamında çalışmalar yürütülüyor. Bu yılın teması turizmde sürdürülebilirliği sağlamak oldu. Bu yılın teması hakkındaki düşüncelerinizi bizimle paylaşır mısınız?

Evet, ifade ettiğiniz gibi Dünya Turizm Örgütü’nün, turizm günü için teması “turizm ve yeşil yatırımlar” oldu.  Enerji ve su gibi kaynakların tüketimi konusunda ciddi endişeler bulunuyor. Turistik bölgelerde sık sık elektrik veya su sorunları yaşanabiliyor. Barajlardaki su seviyeleri düşüyor ve bu konuyla ilgili farkındalık oluşturmak oldukça önemli. Artık, yeşil sertifikalı otellerin ortaya çıkmasıyla birlikte otel işletmelerinin doğaya olan katkıları daha fazla önem taşıyor. Bu sertifikalar, otel işletmelerinin çevresel etkilerini değerlendirmelerini ve azaltmalarını teşvik ediyor. Sadece otel boyutunda değil, aynı zamanda yiyecek-içecek, ulaştırma ve diğer işletmeler açısından artık konu kritik öneme sahip. “Sürdürülebilirlik” temasını çok daha fazla tartışmalı ve yenilenebilir enerji kaynaklarından daha fazla yararlanmalıyız. Atık yönetimi, gıda israfı, su tasarrufu, arıtma sistemleri, yerel kaynakların korunması konuları hep gündemimizde olmalı ve buna uygun çözüm önerileri geliştirmeliyiz. Bu çalışmalar evrensel düzeyde yapılamazsa, maalesef turizm turizmi yok edecektir. Alanyazında konuya ilişkin çok ciddi çalışmalar mevcuttur. Sonuç olarak, turizmin olumlu yönleri olduğu gibi olumsuz yönleri de bulunmaktadır. Ancak, sürdürülebilirlik prensiplerine uygun hareket ederek, turizmin çevresel ve ekonomik etkilerini dengelemek mümkündür. Gelecek nesillere daha iyi bir dünya bırakma sorumluluğuyla, turizmin sürdürülebilir bir şekilde yönetilmesi önemlidir.

 

Muhabir: Zeynep Gümüş – (BHİ)

İLETİŞİM/ADRES

+90 (262) 303 10 43

+90 (262) 303 10 43

kouhalk@gmail.com, halk@kocaeli.edu.tr

Kocaeli Üniversitesi Umuttepe Yerleşkesi

Baki Komsuoğlu Kültür ve Kongre Merkezi

41001, İzmit/KOCAELi