“Su, hayati bir öneme sahip”

Kocaeli Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Çevre Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyelerinden Doç. Dr. Bilge Özbay Kocaeli Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo Ki’de Ebru Zeytun ve İnan Mert Gökgöz’ün sunduğu Güne Bakış programına konuk olarak yaşam kaynağımız su ve suyun geleceği hakkında konuştu.

“Su ihtiyacı her geçen gün artmaktadır”

Doç. Dr. Bilge Özbay, suyun canlıların yaşaması için hayati öneme sahip olduğunu belirterek, en küçük canlı organizmadan en büyük canlı varlığa kadar, bütün biyolojik yaşamı ve bütün insan faaliyetlerini ayakta tuttuğunu söyledi. Dünya nüfusunun %40′ını barındıran 80 ülkenin şimdiden su sıkıntısı çekmekte olduğunu aktaran Özbay, nüfusun hızla artması, buna karşılık su kaynaklarının sabit kalması sebebiyle su ihtiyacının her geçen gün artmakta olduğunu ifade etti. Özbay, bir ülkenin su zengini sayılabilmesi için yılda ortalama kişi başına 10 bin m3 su potansiyeline sahip olması gerektiğini vurgulayarak, “Ülkemizdeki kişi başına düşen yıllık kullanılabilir su miktarı ise 1.350 metreküp civarındadır. 2030 yılında nüfusun 100 milyona ulaşması tahmini doğrultusunda, Türkiye'de kişi başına düşen su miktarının bin metreküp civarında olacağı öngörülmektedir. Bu verilerden de görülebileceği gibi, ülkemiz su zengini bir ülke olmamakla birlikte, Orta Doğu ülkeleri gibi su kıtlığı çeken bir ülke de değildir. Ancak çok iyi bir su politikası hazırlanmaz ve kaynaklar en iyi şekilde değerlendirilmezse, su sıkıntılarıyla karşı karşıya kalınması kaçınılmaz olacaktır” ifadelerinde bulundu.

“Su kullanımı eğitim sistemin bir parçası olmalı”

Dünya nüfusunun yüzde 55’inin güvenli bir şekilde yönetilen içme suyuna erişimi olmadığını hatırlatan Özbay, gelecekte sıkıntı yaşamamak için suya kıymet veren bilinçli nesillere ihtiyaç olduğunu dile getirdi. Su kaynaklarının kirlenmesine karşı ortak tepki veren bir toplum haline gelmenin önemine değinen Özbay, “Su kullanımının azaltılmasına ve su kaynaklarının korunmasına yönelik çıkarılacak yasalarla, bu yasaların sıkı denetimiyle, sürdürülebilir endüstriyel üretim ve sürdürülebilir kentlerin yaygınlaşmasını sağlayacak bir sistem oluşturmamız gerekmektedir. Bunun için yapılan farkındalık çalışmalarına kulak vermek, kesintisiz bilgi paylaşmak ve su kullanımını tüm diğer kaynaklarla birlikte eğitim sisteminin bir parçası haline getirmek zorundayız.” diye konuştu.

Su kirliliği nedenlerinin başında hızlı ve plansız şehirleşme, artan nüfus, sanayileşme ve buna bağlı endüstriyel atıkların artışının geldiğini belirten Özbay, böcek ilaçları, kimyasal gübreler, geri dönüştürülemeyen atıklar, ağır metaller, fabrikalardan ve çiftliklerden salınan zehirli maddeler, besin atıkları gibi faktörlerin su varlığının kirlenmesine sebep olduğunu söyledi.

“Su tüketiminde tarımsal faaliyetlerin payı büyük”

Dünyadaki toplam su tüketiminin % 73’ünün tarımsal sulamada kullanıldığını aktaran Özbay, “Tarımsal uygulamalarda aşırı su kullanımının azaltılması ve amaç dışı kullanımının önlenmesi su yönetiminde önemli konulardan birisidir. Bu anlamda suyun, en çok kullanıldığı sektör olan tarımda, bilinçli kullanılması zorunlu hale gelmiştir. Ürünlerin sulanmasında eğitim çalışmalarına, su tasarrufu sağlayan modern sulama sistemlerinin kullanılmasına, daha az su tüketen ürünlerin üretim alanlarının arttırılmasına, zarar görmüş sulak alanların, ekolojik restorasyon kurallarına uygun şekilde rehabilite edilmesine önem verilmelidir” dedi.

“Çözümler uzun vadeli olmalı”

Doç. Dr. Bilge Özbay, iklim değişikliğinin ekosistemleri olumsuz yönde etkileyeceğine değinerek, yapılan çalışmaların, iklim değişikliğinin su kaynaklarını kısıtlayıcı bir rol oynayacağını gösterdiğini söyledi.

Denizlerdeki müsilaj sorunu hakkında da konuşan Özbay, “Müsilajın temel sebebinin, deniz ekosisteminin taşıma kapasitesinin çok üstünde ulaşan kent, sanayi ve tarım kaynaklı besin yükü ve beraberinde gözlenen aşırı biyolojik üretim olduğu düşünülmektedir. Müsilaj gibi kirlenmeler sadece kısa vadeli değil uzun vadeli çözümler isteyen sorunlardır” diye konuştu.

Sudaki ayak izinin azaltılmasına yönelik inovatif çalışmaların artmasına büyük ihtiyaç duyulduğunu belirten Özbay, atık su yönetimi konusunda hızlı ve geliştirilmiş çözümlerin ortaya konması gerektiğini ifade etti. Özbay, su tasarrufuna yönelik bilinçlendirme çalışmalarının arttırılmasının suyun geleceği için önemli olduğunu dile getirdi.