Kocaeli Valiliğinden merkeze alınan Erdal Ata, Rektör Komsuoğlu'na veda ziyaretinde bulundu. Vali Erdal Ata'yı makamında kabul eden Rektör Prof. Dr. Baki Komsuoğlu, "Sayın Vali üniversitemize önemli katkılarda bulundu. Kendileriyle uzun süreli çalışma fırsatı bulduk. Eğitim alanında çok büyük başarılara imza attı. Bundan sonraki hayatlarında Sayın Ata'ya başarılar diliyorum" dedi. Vali Ata ise Kocaeli'de çok güzel yıllar geçirdiğini ve üniversiteyle her zaman iyi diyaloglar içinde bulunduğunu belirtti. Komsuoğlu, Ata'ya üniversiteye ve eğitime yaptığı katkılardan dolayı teşekkür belgesi takdim etti. Ziyarette Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yunus Kishalı da hazır bulundu.
Ata'dan KOÜ'ye veda ziyareti
Komsuoğlu, Ata'ya yaptığı katkılardan dolayı teşekkür belgesi verirken duygulu anlar yaşandı.
Kocaeli Üniversitesi (KOÜ) Fen-Edebiyat Fakültesi'nin 'Edebiyat' kısmının açılışı görkemli bir törenle gerçekleştirildi. Açılış törenine üniversite personeli ve fakülte öğretim elemanlarının yanı sıra öğrenciler de katıldı. Törende konuşan Rektör Prof. Dr. Baki Komsuoğlu, geçtiğimiz yıl iki ayrı yerleşkede eğitim vermek zorunda kalan fakültenin tüm birimlerinin bu sezon Umuttepe Yerleşkesi'nde bir araya getirdiklerini söyledi. Komsuoğlu, fakültenin her iki kısmının da modernizasyonun yapıldığını ifade ederek, "Fakültedeki öğrencilerimiz daha iyi mekanlarda öğrenim görme, personelimiz de daha iyi şartlarda çalışma imkanı bulacaklar" dedi. Dekan Prof. Dr. Yüksel Güney'in de bir konuşma yaptığı açılış töreninde davetlilere kokteyl verildi.
Fen-Edebiyat'ın 'Edebiyatı' da Umuttepe'de
Dışişleri Eski Bakanı ve Bağımsız Cumhuriyet Partisi (BCP) Genel Başkanı Prof. Dr. Mümtaz Soysal, Türkiye Cumhuriyeti'nin tarihinin en büyük karşı devrim hareketiyle karşı karşıya olduğunu ileri sürdü. Soysal, Avrupa Birliği(AB) konusunda yaptığı 'AB'yi ilk isteyenlerden biri, hatta öncüsü bendim' şeklindeki açıklaması ise dikkat çekti.
Dün (31 Ekim 2006)Kocaeli Üniversitesi Umuttepe Yerleşkesi Kültür ve Kongre Merkezi'ne gelerek 'Cumhuriyetin dünü, bugünü ve yarını' konulu bir konferans veren Prof. Dr. Mümtaz Soysal, çarpıcı açıklamalarda bulundu. Soysal, Cumhuriyet tarihine ilişkin bilgi vererek başladığı konuşmasında başta 'küreselleşme' olmak üzere, Avrupa Birliği, ordu ve tam bağımsızlık konularında 'bilinen' görüşlerini savundu. Soysal, "1960'lı yıllarda üniversitedeyken AB'yle ilgili konularda araştırma yapmıştım. Hatta bu konuda bir kitapçık da yayınladım. O zamanlar Türkiye'nin bu birliğe girmesi gerektiğini savunuyordum. Ancak o dönemle şimdiki arasında çok fark var" diye konuştu. 'Cumhuriyet Ordunun çocuğudur' Soysal, zamanla AB konusunda heyecanını yitirdiğini, çünkü günümüzün AB'si ve onun savunucularının Türk Ordusunu gerçek görevinden uzaklaştırmak istediğini öne sürdü. Ordunun, Cumhuriyeti kuran güç olduğunu ifade eden Mümtaz Hoca, "Türk Ordusu, AB veya başka ülkelerin ordularına benzemez. Cumhuriyeti bu güç kurdu. Bu yüzden ona yönelik her şeye tepki göstermesi normal. Yani Türkiye Cumhuriyeti ordunun çocuğudur" dedi. Soysal, Türkiye'nin yapılan dayatmalar karşısında AB'yle yaptığı üyelik müzakerelerinde 'masadan' kalkması gerektiğini de söyledi. Karşı devrim yaşanıyor Türkiye Cumhuriyeti'nin tarihinin en büyük karşı devrim hareketiyle karşı karşıya olduğunu da iddia eden Soysal, Atatürk döneminde inşa edilen her şeye bilinçli bir saldırının yapıldığını söyledi. Başta laiklik olmak üzere, bağımsız ekonomik gelişme gibi konularda Cumhuriyetin yarım kalmış işlerinin tamamlanamadığı için bugünkü sorunların yaşandığını anlatan Prof. Soysal, gençlerden bu değerlere sahip çıkmalarını istedi. Konuşmasının sonunda öğrencilerin sorularını yanıtlayan Soysal'a, Rektör Yardımcısı Prof. Dr.Yunus Kishalı, KOÜ adına teşekkür belgesi ve çiçek takdim etti.
Mümtaz Hoca'dan 'Cumhuriyet' dersleri
Kocaeli Üniversitesi Körfez Meslek Yüksek Okulu öğrencileri tetanos aşısı oldu. Öğrencilerin meslekleri gereği atlarla fazla içli dışlı olduklarını belirten okul yönetimi, olası bir kazaya karşı önlem aldıklarını belirttiler. Ahır ortamında çalışan öğrencilerin sağlıklarını korumanın birinci amaçları olduğunu belirten akademisyenler, aşılama çalışmasının İl Sağlık Müdürlüğü ile yapılan işbirliği sonucunda gerçekleştirildiğini bildirdiler. Öğrencilerin Köseköy Sağlık Ocağı çalışanları tarafından aşılandığı kaydedildi.
Atçılık öğrencilerine tetanos aşısı
Kocaeli Üniversitesi'nde düzenlenen '1915-1916 Olayları ve Ermeni Diasporası' konulu panelde konuşan Prof. Dr. Şener Akyol, geçtiğimiz günlerde Fransa Parlamentosunda kabul edilen 'soykırımı inkar yasasını suç sayan' kararı sert bir dille eleştirdi. Akyol, Türkiye'nin böylesi önemli bir konuda pasif kaldığını iddia ederek, "Bizim meclisimiz de, Fransa'nın sömürgelerinde gerçekleştirdiği uygulamaları soykırım yasası olarak ilan etmelidir. Çok pasif kaldık" şeklinde konuştu. Panel yapıldı KOÜ Umuttepe Yerleşkesi Kongre ve Kültür Merkezi'nde dün (7 Kasım 2006) gerçekleştirilen panele İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hasret Çomak, Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Gönül Balkır, Hukuk Fakültesi'nden Prof. Dr. Samir Salha ve İstanbul Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Şener Akyol katıldı. Prof . Dr. Hasret Çomak, Ermeni Diasporasının, Ermenistan nüfusundan daha kalabalık olduğunu hatırlatarak, sorunu asıl bu kesimin alevlendirdiğini anlattı. Ermeniler paraya düşkün Çomak, "Ermenistan'ın bugünkü nüfusu 3.5 milyon. Diasporanın ise 4 milyonun üzerinde bir rakama ulaştığını biliyoruz. Bu nüfusun 1 milyonu Amerika Birleşik Devletlerinde(ABD), 400 bini Fransa'da, 1 milyon kadarı Rusya'da, diğer kısmı ise Lübnan ve Suriye'de ikamet ediyor. Söz konusu ülkelerin siyasetinde etkili olmaya çalışan Diaspora, hemen her türlü olayı Türkiye aleyhine kullanıyor" dedi. Çomak, Ermeni Diasporasının temel amacının Türkiye Cumhuriyeti'ni uluslararası arenada zor durumda bırakarak, başta soykırımı kabul ettirmek, ardından tazminat ödetmek ve nihayetinde de Doğu Anadolu Bölgesi'nde 'Büyük Ermenistan'ı' inşa etmek olarak tarif etti. Diasporanın paraya düşkün olduğunu da ileri sürerek, elde edilen paranın da 'soykırımın' kabul edilmesi yönünde harcandığını anlatan Çomak, Fransa'da kabul edilen 'soykırımı inkar yasasına ceza' uygulamasının bunun bir göstergesi olduğunu kaydetti. Tehcir değil, yer değiştirme Prof. Dr. Samir Salha ise Türkiye'nin, sorunu tartışırken kavram yanlışları yaptığını, bunun da Ermeni Diasporasının eline kuvvetlendirdiğini öne sürdü. 'Tehcir' kavramı üzerinde yeniden bir tanımak yapmak gerektiğine işaret eden Salha, "Söz konusu dönemde gerçekleştirilen olay 'tehcir' değil, 'yer değiştirmedir', 'soykırım' değil, 'trajedidir' " dedi. Salha, Türkiye'nin ve Türk insanının bu konudaki suçluluk psikolojisinden bir an önce kurtulması gerektiğini de vurgulayarak, "Biz mağdur eden değil, mağdur edileniz. Çözümsüzlük, çözümdür anlayışını bırakıp yeni politikalar üretmeliyiz" şeklinde konuştu. Salha, Diasporanın 'soykırımı' kabul ettirmek noktasında çok önemli adımlar attığını ifade ederek, "Diaspora sorunu; tanıtma, tanıma, tazminat ve toprak talebi olarak tanımlamıştır. Bunların ilk ikisini gerçekleştirdiler. Şimdi sıra tazminat ve toprak talebine geldi. Çok dikkatli olmalı ve hemen bir şeyler yapılmalı" diyerek sözlerini tamamladı. TBMM harekete geçmeli Prof. Dr. Şener Akyol, konuşmasını özelikle Fransa'nın 'soykırımı' tanıma ve inkarını suç sayan yasayı meclislerinde kabul edilmesi üzerine kurdu. Akyol, Türkiye'nin karşı atağa geçerek, bu ülkenin tarihinde diğer halklara karşı işlediği suçları Türkiye Büyük Millet Meclisine(TBMM) getirip, yasa çıkarılması gerektiğini söyledi. Türkiye'nin ekonomik olarak sıçrama gösterdiği dönemlerde bu tür oyunlarla önü kesilmeye çalışıldığını iddia eden Akyol, Türkiye'de yaşayan Ermenilerin sağduyulu yaklaşımına da teşekkür etti. Paneli izleyenler arasında Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yusuf Çağlar da bulunuyordu. Çağlar, etkinlik sonunda panelistlere katkılarından dolayı teşekkür belgesi sundu.
Ermeni Diasporası KOÜ’de masaya yatırılıdı
10 Kasım'da Ata'mızı andık
Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk, ölümünün 68.yılında Kocaeli Üniversitesi'nde gerçekleştirilin çeşitli etkinliklerle anıldı. Umuttepe Yerleşkesi'ndeki günün ilk töreni, Rektör Prof. Dr. Baki Komsuoğlu'nun Atatürk anıtına çelenk koymasıyla başladı. Tören, Ata'nın dünyaya gözlerini yumduğu saat 09.05'te saygı duruşu ve ardından okunan İstiklal Marşı'yla devam etti.
Sergi ve oratoryo KOÜ Kongre ve Kültür Merkezi'nde 'Cumhuriyeti'n gelişim sürecini anlatan, İletişim Fakültesi öğretim görevlisi İsmail Keskin'nin günün anısına açtığı, kolaj çalışmalarında oluşan sergi gezildi. Toplu olarak Tıp Fakültesi Konferans Salonu'na geçen KOÜ'lüler burada öğretim görevlisi Sıdıka Cebeci'nin hazırladığı ve öğrenciler tarafından sahneye konulan 'Atatürk Oratoryosu'nu izlediler.
13 Kasım Arkeoloji Günü nedeniyle Kocaeli Üniversitesi Umuttepe Yerleşkesi Fen-Edebiyat Fakültesi B bloğunda Arekeoloji bölümü tarafından bir program gerçekleştirildi. Programa Fen-Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yüksel GÜNEY, Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ali DEMİRCİ, Donanma Komutanlığı'nı temsilen Deniz Yarbay Selçuk ERDURAK, Arkeoloji Bölüm Başkanı Ayşe Tuba ÖKSE, bölüm öğretim üyeleri ve öğrenciler katıldı. Arkeoloji bölümünce yapılan çalışmaların önemli olduğunu vurgulayarak açılış konuşmasına başlayan Dekan Prof. Dr. Yüksel GÜNEY Arkeoloji bölümünün üniversitemizde açılmasından sonra halkın arkeolojiye olan ilgisinin arttığını ifade etti. Daha sonra Prof. Dr. Ayşe Tuba ÖKSE "Arkeoloji Nedir?" ve "Arkeoloji Nasıl Çalışır?" konularında konukları bilgilendirdi. Arkeolojinin diğer sosyal bilimlerle bağlantısını açıklayan ÖKSE Arkeolojiyi tarihin laboratuarı olarak gördüğünü ifade etti. Programda ayrıca bölüm öğretim üyeleri tarafından Kocaeli Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümünde yapılan çalışmalar hakkında bilgi verildi.
Tarihin Labaratuvarı 'Arkeoloji'
10.11.2006 tarihinde geçirdiği trafik kazası sonunda kaldırıldığı Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi'nde beyin kanaması teşhisi konulan 56 yaşındaki Soner ÖZCAN'ın tüm müdahelelere rağmen 12.11.2006 tarihinde beyin ölümü gerçekleşti. Acı haberi alan aile hastane yetkilileri tarafından
İzmitli Soner Özcan Hayat Kurtardı
Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi tarafından düzenlenen 'DünyaDiyabet Günü Etkinliği' 14 Kasım 2006 Salı günü, Umuttepe Yerleşkesi Tıp Fakültesi Konferans Salonu'nda yapıldı. Saat 12.00'da diyabetli çocuklara verilen yemekle başlayan etkinlik Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Endokrinolojisi ve Diyabet Anabilim Dalın'dan Prof. Dr. Şükrü Hatun ve Marmara Üniversitesi Endokrinoloji Anabilim Dalı'ndan Yrd. Doç. Dr. Oğuzhan Deyneli'nin katılımlarıyla gerçekleştirilen panel ile devam etti. Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ali Demirci'nin yaptığı açılış konuşmasının ardından Prof. Dr. Şükrü Hatun söz aldı. Çocuklarda diyabet hastalığına ve sosyo - ekonomik durum ile diyabetli çocuklar arasındaki ilişkilere değinen Prof. Dr. Hatun şunları söyledi; "şekerin dengesi konusunda bilinçsiz olmak trafikte kırmızı ışıkta geçmeye benzer. Diyabet zengin hastalığı olarak bilinir; fakat öyle değildir. Her kesimden insan diyabet hastası olabilir. Diyabet hastalığının tedavisi pahalıdır. 1994 yılından beri insülinin herkese eşit verilmesi konusunda çalışmalar yapıyoruz." Prof. Dr. Hatun, Türkiye'de hastaların özellikle de yeşil karta sahip olan hastaların diyabet tedavisinde yaşadığı ekonomik sorunlara da değindi. Prof. Dr. Hatun'un konuşmasının ardından Yrd. Doç. Dr. Oğuzhan Deyneli 'Diyabetli Doktor Olmak' konulu konuşmasını yaptı. Kendisinin de diyabet hastası olduğunu belirten Doç Dr. Deyneli, yaşamış olduğu zorlukları anlatarak, günümüzde diyabet hastalığındaki gelinen gelişmelere dikkat çekti. Şeker hastası olan insanların toplumdan kaçmaması gerektiğini söyleyen Deyneli, sözlerine şöyle devam etti: "İlk adımlar diyabetin tedavisi için çok önemlidir. Diyabet bir ömür boyu bizim arkadaşımız olacak. Ona iyi bakarsak iyi bir dost, bakmazsak nankör bir dost oluyor."
Konuşmanın sonunda diyabet hastası olan Sezer Köseali isimli çocuk Başbakan Recep Tayip Erdoğan'a yazdığı bir mektubu okudu. Katılımcıları ve konukları oldukça etkileyen mektupta; diyabetli çocukların yaşadığı sorunlar ve imkansızlıklar anlatıldı. Etkinlik şiir dinletisi ile sona erdi.
Dünya Diyabet Günü Etkinlikleri yapıldı
Hatun
Deyneli
'Sanatın Adresi' KOÜ Devlet Konservatuvarı
Kocaeli Üniversitesi Devlet Konservatuvarı, 14 Kasım 2006 Salı günü, Anıtpark Yerleşkesi'nde konservatuvar salonunda gerçekleştirilen törenle açıldı. Törene Rektör Prof. Dr. Baki Komsuoğlu, Kocaeli Baro Başkanı Ersayın Işık, Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Z. Gönül Balkır, Fen-Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yüksel Güney, Konservatuvar Müdürü Doç. Dr. Yılmaz Aydın, İhsaniye Meslek Yüksekokulu Müdürü Doç. Dr. Nil Pembe Özer, öğretim üyeleri, veliler, öğrenciler ve bir grup sanatsever katıldı. Açılış konuşmasını yapan Müdür Doç. Dr. Yılmaz Aydın, "konservatuvar sadece lisans eğitimi vermekle kalmayacak, yarı zamanlı eğitime de ağırlık verecektir. Dolayısıyla gençlerimiz doğru yerde sanatla ilgili eğitimi en iyi şekilde alacaklardır" diyerek kentin devlet konservatuvarı ile birlikte sanatla buluşacağını vurguladı. Aydın, ayrıca devlet konservatuvarı bünyesinde açılan kurslarla sanatı hobi olarak seçenlere de eğitim verildiğini ifade etti. Daha sonra Rektör Prof. Dr. Baki Komsuoğlu yaptığı konuşmada kısa sürede çok büyük başarılar elde eden üniversitenin bugün geldiği noktanın sevindirici olduğunu ifade etti. "İstiyorum ki kent sadece sanayi kimliği ile değil, kültür ve sanat kimliği ile de anılsın. Kocaeli Üniversitesi olarak bizler de buna vesile olalım" diyen Komsuoğlu bu noktada kent ve üniversitenin buluşmasında konservatuvarın öneminin büyük olduğunu belirtti. Konuşmaların ardından klasik müzik konserine geçildi. Konservatuvar öğretim elemanları tarafından verilen konserde Beethoven'ın 'ilkbahar sonatı' icra edildi. Piyanoda İklil Ürün, kemanda Gonca Çeliker'in yer aldığı konser dinleyenlere keyifli anlar yaşattı. Daha sonra Prof. Dr. Baki Komsuoğlu tarafından açılış kurdelesi kesildi ve konuklarla birlikte bina gezildi.
Komsuoğlu
Aydın
ACI KAYBIMIZ
Üniversitemiz Mühendislik Fakültesi Makine Mühendisliği bölümü son sınıf öğrencimiz İhsan Doğan Ardal'ı elim bir kazada kaybettik. Dün (16.11.2006) İstanbul Söğütlüçeşme Tren İstasyonu'nda Adapazarı Ekspresi'ne yetişmek isterken dengesini kaybedip beklenmedik bir şekilde trenle peron arasına sıkışan öğrencimiz Ardal maalesef olay yerinde can verdi. Cenazesi bugün (17.11.2006)ikindi namazını mütakip Kadıköy Söğütlüçeşme Camii'nden kaldırılacaktır. Cenazeye Ardal'ın bölüm arkadaşları ve öğretim elemanları katılacaktır. Merhuma Tanrı'dan rahmet, kederli ailesi ile yakınlarına başsağlığı dileriz.
İhsan Doğan Ardal
KOÜ Başarıya Doymuyor
Kocaeli Üniversitesi Göz Hastalıkları Ana Bilim Dalı, Ulusal Kongre'de iki ayrı dalda yaptığı çalışmalarla birincilik ödülüne layık görüldü.Antalya'da 28 Ekim-1 Kasım 2006 tarihleri arasında yapılan 40. Ulusal Türk Oftalmoloji Kongresi'nde Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları Ana Bilim Dalı yaptığı çalışmalarla iki kupa ve iki madalyayı birden aldı. Kocaeli Üniversitesi'nin 12 ayrı yazılı ve sözlü bildiriyle katıldığı kongrede, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yusuf Çağlar kürsü başkanlığını üstlendi. Türkiye genelinde 20'den fazla üniversite'nin katıldığı ulusal kongrede, KOÜ Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları Ana Bilim Dalı, bir yazılı bir de sözlü bildiriyle birinciliğe layık görüldü.
En iyi araştırma ödülü "Deneysel Glokom Modeli'nde Memantin'in Nöron Koruyucu Etkisinin Histapolojik, İmminohistokimyasal Ve Ultrastrükdürel Açılardan İncelenmesi" başlıklı sözlü bildiriyi, KOÜ'den Prof. Dr. Yusuf Çağlar, Prof. Dr. Nurşen Yüksel, Doç. Dr. Levent Akbaş, Dr. Hande Etuş ile İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden Doç. Dr. Seyhun Solakoğlu ve biyolog Fadime Aktar birlikte hazırladı. Üçyüzelli sözlü sunum arasında 'en iyi araştırma ödülü' KOÜ'nün hazırladığı bildiriye verildi. Ekip adına madalya ve kupayı Dr. Hande Etuş aldı. Bu çalışma, halk arasında "Karasu" olarak bilinen, ilerleyen aşamalarda körlüğe yol açan göz tansiyonu'nun tedavisine yönelik bir ilacın denenmesini kapsıyor. Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları Ana Bilim Dalı ekibinin yaptığı çalışmaların sonunda, bu ilacın hastalığın tedavisinde başarılı olabileceği yönünde bulgular edinildi.
Bir ödül yetmedi Kongrede ikinci ödül ise Prof. Dr. Yusuf Çağlar, Prof. Dr. Orhan Elibol, Yrd. Doç. Dr. Özkan Berna ve asistan Serhat Karadağ'ın sunduğu "Üst Göz Kapağında Sabese Gland Karnisomlu Olguya Yaklaşım" isimli yazılı bildiriye verildi. Yediyüz poster içinde en iyi poster seçilen yazılı bildiride Prof. Dr. Orhan Elibol, göz kapağı hastalıkları ve yaptığı başarılı bir ameliyatı anlattı. Kongre'de madalya ve kupa, Prof. Dr. Orhan Elibol'a takdim edildi.
"Uyumlu çalışan bir ekibiz" Prof . Dr. Orhan Elibol Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları Ana Bilim Dalı başkanı Prof. Dr. Yusuf Çağlar başkanlığında uyumlu çalışan bir ekip olduklarını belirterek şunları söyledi: "Özverili ve uyumlu çalışmalarımızın sonucunda bu başarılarımızın devam edeceğine inanıyoruz."
Çağlar
Etuş
Elibol
III. "Bilim Tarihi, Felsefesi ve Sosyolojisi" sempozyumu başladı
Bilimin tarihi, felsefesi ve sosyolojisi'nin konu edildiği üç gün sürecek olan sempozyumun ilk oturumu 20 Kasım 2006 tarihinde Kocaeli Üniversitesi Kültür ve Kongre Merkezi'nde yapıldı. Açılış konuşmasını Fen-Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. H. Yüksel Güney ve Sempozyum Koordinatörü ve İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Korkut Tuna'nın gerçekleştirdiği ilk oturumda "Fen Bilimlerinin Tarihi üzerine" başlığını taşıyan sunum, Kocaeli üniversitesi öğretim üyelerinden Prof. Dr. Hüseyin Halilov tarafından, ikinci sunum ise "Post-Fizikçi Manifestosu" başlığını taşıyan konusuyla İstanbul üniversitesi'nden Prof. Dr. K.Gediz Akdeniz tarafından Prof. Dr. Korkut Tuna'nın oturum başkanlığında yapıldı.
"Bilimin tarihini bilmek gerekir" Bilimin tarihsel gelişime uğrayarak günümüze kadar geldiğini belirten Prof. Dr. Hüseyin Halilov, bilime katkısı olan geçmiş dönemdeki bilim adamları üzerinde durdu. Arşimed, Newton, Decart gibi bilinen ve adı çok sık anılmayan bilim adamlarının günümüzde geçerliliğini sürdüren çalışmalarından bahseden Halilov şunları söyledi: "İnsanlık tarihine damgasını vuran dal; Fen Bilimleridir.Topluma muazzam bir etkisi vardır. Bilim tarihinin en büyük dehası Newton'dur. Newton'un tüm yasaları kesin olarak ispatlanmıştır. Fizikte devrim yaratmıştır. Günümüzde hala Newton yasalarından teknolojik ilerlemelerde faydalanılıyor." Elektiriği bularak insanlık tarihinde büyük çığır açan bilim adamı Edison'a da dikkat çeken Halilov, Edison'un en çok buluş yapan bilim adamı olduğunu vurguladı.
"Bilimi biz geliştirmeliyiz" "Post-Fizikçi Manifestosu" başlığını taşıyan konusuyla İstanbul üniversitesi'nden katılan Prof. Dr. K.Gediz Akdeniz, insanoğlunun doğayı kullanmaya çalışırken doğadan esinlendiğini, bu ilişkiye bakarak rahat, huzurlu, bir dünya'nın nasıl olabileceğini düşündüğünü ve bunun sonucunda "hareket" olgusunu araştırıp yaşam koşullarını belirlediğini ifade etti. İnsanlar değiştikçe teknolojinin de değiştiğini dile getiren Akdeniz şunları söyledi: "Eski zamanda insanlar güçlerini belli etmek için mitolojiden yaralanırdı; günümüzde teknoloji gücün göstergesidir." Nobel ödüllü fizikçi Abdus Salam'ı örnek gösteren Akdeniz, batılı düşüncenin oluşturduğu temel alıp kendi dünyasıyla harmanlayıp bir Doğulu'snun isterse birçok başarıya imza atabileceğini belirtti.
Güney
Tuna
Kocaeli Üniversitesi Atakta
Tübitak'ın proje ve yayın desteğine ek olarak üniversitelerin de teşvik ve desteği ile uluslararası yayın indekslerine geçen yayın sayılarının hızla artması, Türkiye'yi uluslararası düzeyde en çok makale yayınlayan ülkeler arasında 20. sıraya yerleştirdi. Üniversitelerin yayın sayısı listelendiğinde ilginç sonuçlar ortaya çıktı. Ankara, İstanbul, İzmir gibi üç büyük şehir makale yayınlama sırasında üst sıralarda yer alırken; 1992 yılında açılan Kocaeli Üniversitesi büyük bir ilerleme sonucunda 10. sıraya yerleşti. Üniversite 2004 yılında uluslararası düzeyde 320 makale yayınlarken, 2005 yılında bu sayı 380'e yükseldi. Araştırmanın sonuçlarına göre; Kocaeli Üniversitesi 1970 ve 1980 yıllarında Türkiye adresli toplam yayınlar kadar, 2005 yılında yayın yaptı. YÖK'ün son plan taslağına göre; tüm doçent ve profesörlerin %55.5'i 3 büyük şehrimizdeki üniversitelerimizde görev yaptığı halde, ülkemiz kaynaklı yayınlarda bu şehrin oranı %51.0 ile diğer şehirlerin ardında kaldı. Kurulduğu günden bu yana birçok zorluğun üstesinden gelen Kocaeli Üniversitesi, son zamanlarda gelişimini hızla artırarak ulusal ve uluslararası düzeydeki çalışmaların altına imza attı. Fiziki koşullarını büyük bir oranda tamamlayan üniversite, buna paralel olarak araştırma olanaklarını ve araştırma ürünü bilgi ve yayınlarını da arttırdı.
ISI WOS'un "Türkiye Üniversiteleri'nin 2004 ve 2005 yılı yayın sayıları" konulu araştırmasına göre; Kocaeli Üniversitesi birçok üniversiteyi geride bırakarak 10. sıraya yerleşti.
"Gençlerle iletişimde sınırlar ve sınırsızlık"
Kocaeli Üniversitesi Toplum Ruh Sağlığı Birimi tarafından düzenlenen 'Gençlerle İletişimde Sınırlar ve Sınırsızlık' konulu panel 20 Kasım 2006'da Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi ve Toplum Ruh Sağlığı Birimi Başkanı Prof. Dr. Bülent Coşkun'un sunumuyla gerçekleştirildi.
Tıp Fakültesi Konferans Salonu'nda yapılan panelde Prof. Dr. Bülent Coşkun, gençlerin ilişkilerini sınırlama ve sınırlayamama konularına değindi. Sunumunu televizyon dizilerinden aldığı görüntüler ve günlük yaşamdan verdiği örneklerle anlatan Prof. Dr. Coşkun, "Birbirimize sınırlar konusunda saygı göstermeliyiz. Karşımızdaki insanı kırmadan sınırlarımızı belirtmeliyiz. İletişimde sınırları ve sınırsızlıkları yorumlarken herkes kendince bir yorum yapar; bazılarımız aşırı koruyucu olurken karşımızdaki insan bundan rahatsız olabilir. Arkadaşlık ilişkilerinde, birlikte bir şeyler yapmayı tercih ederiz; fakat bazen aşırı davranışlarda bulunuruz. Bu da bir zaman sonra ilişkilerimizi olumsuz yönde etkiler. Anne çocuk ilişkisi de önemlidir. Sınırları nasıl koyacağımızı bilmemiz gerekir. Kendimizi başkalarının yerine koyabilirsek, anlayışlı ve saygılı olabilirsek iletişimde de sorunlar ortadan kalkar." dedi. Prof. Dr. Coşkun, konuşmasının ardından öğrencilerin sorularını cevapladı.
'Deney Hayvanlarıyla Çalışma ve Etik' Kursu Düzenlendi
Çevre ve Orman Bakanlığı Yönetmeliği'nce, deney hayvanlarıyla uğraşacak araştırmacıların eğitilmesi için düzenlenen kurs, 8:30'da Tıp Fakültesi Başhekimlik Toplantı Salonu'nda teorik derslerin yapılmasıyla başladı. 12:00'a kadar devam eden teorik derslerde "Deney Hayvanlarının Biyolojik Özellikleri ve Üreme Özellikleri" (Veteriner Hekim Öğr. Gör. Ali Cihan TAŞKIN-DETAB) , "Laboratuvar Hayvanlarının Barınma, Beslenme ve Sağlık Koşullarının Sağlanması" (Veteriner Hekim Cüneyt ÖZER-DETAB), "Hayvan Üzerine Deney ve Etik" (Yard. Doç. Dr. Mine ŞEHİRALTI-Tıp Tarihi ve Deontoloji Anabilim Dalı), "Laboratuvar Hayvanlarında Anestezi ve Analjezi" (Doç.Dr. Melih TUGAY-Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı), "Deney Hayvanlarının Elle Tutulması ve Girişim Teknikleri" (Prof. Dr. Nuh Zafer Cantürk-Genel Cerrahi Anabilim Dalı) konuları slayt gösterileriyle anlatıldı. Teorik derslerin ardından 13:30'da DETAB'ın, 24 Nisan 2006 tarihinde faaliyete geçen, yeni binasında uygulama dersleri yapıldı. DETAP Başkanı Prof. Dr. Tijen Utkan, Prof. Dr. Nuh Zafer Cantürk, Doç. Dr. Melih Tugay, Öğretim Görevlisi Veteriner Hekim Ali Cihan Taşkın ve Veteriner Hekim Cüneyt Özer yönetiminde yapılan uygulama derslerinde; deney hayvanlarının tutulması, cinsiyet tayini, enjeksiyon uygulamaları, kan alma yöntemleri, gavaj uygulaması, cerrahi girişim teknikleri ve deney modellerinin tanıtımı yapıldı. Kurs sonunda kursa katılan 9 öğretim üyesi ve 14 araştırma görevlisine sertifika ve konuyla ilgili kitap verildi.
Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi ile Deneysel Tıp Araştırma ve Uygulama Birimi (DETAB) tarafından, mezuniyet sonrası eğitim programı kapsamında, 20 Kasım 2006'da "Deney Hayvanlarıyla Çalışma ve Etik Kursu" düzenlendi.
Ata Demirer KOÜ'deydi
Ata Demirer, 'Havadan Sudan' adlı yeni oyunuyla 21 Kasım'da Kocaeli Üniversitesi'nde sevenleriyle buluştu. Kocaeli Üniversitesi Umuttepe Yerleşkesi Kültür ve Kongre Merkezi'nde düzenlenen ve ilgiyle izlenen gösteri, seyirciler tarafından oldukça beğenildi.
Şovunda büyük bir sepetin içinden çıkarak izleyenleri şaşırtan Demirer, rahat hareketleri ve oyunundaki performansı ile seyircilerden büyük alkış topladı. Kocaeli Üniversitesi'ni çok beğendiğini ve öğrencilerinin çok şanslı olduğunu söyleyen Demirer, şovunda rap tarzında bir şarkı da söyledi. Bu şovu izlemek isteyenlerin bilet almak için 3 kitap bağışlaması ise organizasyonun ne kadar önemli olduğunu gösterdi. Bağışlanan bu kitaplar Kahraman Maraş'ın Ekinözü İlçesi'ndeki Abdurrahim Karakoç Kütüphanesi'ne verilecek.
Akyol
Çomak
Salha
organ bağışı konusunda bilgilendirildi. Oldukça zor olan bu durum karşısında ölümü bekleyen diğer hastalara hayat vermek için aile hassas davranarak Özcan'ın organlarını bağışlamayı kabul etti. Büyük bir umutla bekleyen iki hasta Özcan'ın ailesinin bağışladığı karaciğer ve böbrekle can bulacak. İstanbul Üniversitesi ve Kocaeli Üniversitesi ekiplerince alınan organlar ihtiyaç sahibi organ bekleyen hastalara nakledilmek üzere 13 Kasım 2006, saat 11.00 itibariyle İstanbul Üniversitesi Transplantasyon Merkezi'ne gönderildi.
'Yeni Doğan Ünitesi'nde Kurs
Kursun önemine değinen Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ayşe Sevim Gökalp doğum sırasında oksijensiz kalmaya bağlı ölümlerin ve nörolojik sekellerin yüksek oluşu nedeniyle doğumhanede görev yapan tüm çocuk, kadın doğum ve anestezi hekimlerinin, hemşire ve ebelerin bu kursu almaları gerektiğini belirtti. Birkaç yıl sonra bu kursu almamış hekim ve hemşireler doğumhanelerde çalıştırılamayacaklardır. Özel hastanelere ise, bu kursu almış personelin olmaması halinde, ruhsat verilmeyeceğini ifade etti. Sağlık Bakanlığı ve Türk Neonatoloji Derneği 1997 yılından beri Türkiye'nin pek çok yerinde bu eğitimi başlatmış ve bugüne değin 12000 kişiye Bakanlık'tan sertifika verilmiştir. Bu sertifikalar AB Ülkeleri'nde de geçerlidir. Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Neonataloji Bilim Dalı'nın düzenlediği bu kursa 22 kursiyer katılmış olup, Sağlık Bakanlığı'ndan bir eğitici ile Neonataloji Bilim Dalı'ndan 4 öğretim üyesi kursiyerlere eğitim vermiştir. Eğitimin kesintisiz yapıldığı bu kurslarda, uygulamalı her dersten sonra yazılı ve uygulamalı sınav mecbur tutulmaktadır. Kursta başarılı görülen kursiyerlere 22 Kasım 2006 tarihinde Tıp Fakültesi'nde düzenlenen törenle sertifikaları verilmiştir. Sertifika törenine Rektör Prof. Dr. Baki Komsuoğlu, çok sayıda öğretim üyesi ile Sağlık Bakanlığı'ndan Dr. Nalan Yetkin katıldı.
Kocaeli Üniversitesi(KOÜ) Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı 20-21-22 Kasım 2006 tarihlerinde Sağlık Bakanlığı ve Türk Neonatoloji Derneği'nin işbirliği ile NRP kursu (Yenidoğanı Canlandırma Kursu) gerçekleştirdi.
"Bilim adamlarımıza gereken önemi vermiyoruz" Em. Kur. Alb. Yener Yurteri'nin ardından konuşma yapan Prof. Dr. Zekai Şen, Türk halkının ve bilim adamlarının suyun öneminin farkında olmadığını söyleyerek, Batı toplumlarının verdiği direktiflerle işlerimiz yürüttüğümüzü belitti. Dünya'nın değişik yerlerinde gözlem imkanı bulan ve orada yaşadıklarını anlatan Prof. Dr. Şen, yurt dışından Türkiye'ye gelen bilim adamlarına verilen önemin Türk bilim adamlarına verilmemesinden yakındı ve konuşmasına şöyle devam etti: "Suyun kullanılmasıyla ilgili her türlü senaryo ve stratejileri uygulamak için hazırlıklı olmamız gerekir. Geçmişten günümüze kadar ABD, Batı Avrupa ülkeleri ve İsrail bizim ülkemizdeki su kaynaklarımızla ilgilenmiş ve geleceğe yönelik planlar yapmışlardır."
Suyun Stratejik Önemi
Kocaeli Üniversitesi Asım Kocabıyık Meslek Yüksek Okulu ve Su Vakfı'nın birlikte düzenlediği "Suyun Stratejik Önemi" konulu panel 22 Kasım 2006 tarihinde yapıldı.
Asım Kocabıyık Konferans Salonu'nda gerçekleştirilen panele konuşmacı olarak İstanbul Teknik Üniversitesi İnşaat Fakültesi Öğretim Üyesi ve Su Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Zekai Şen ile Emekli Kurmay Albay Yener Yurteri katıldı. Suyun günümüzdeki stratejik önemini geçmiş ve gelecek bağlamında yorumlayan konuşmacılar, ülkeler arasındaki ilişkileri yönlendirmesi açısından suyun önemini anlattılar.
"Sonumuz Felaket Olabilir" Su kaynaklarının kullanılmasıyla ilgili tedbirlerin şimdiden alınmazsa ileride Dünya'nın sonunun bir felaket olacağına dikkat çeken Em. Kur. Alb. Yener Yurteri, günümüzde ülkelerin hızla silahlandığını ve savaşa hazır halde bulunduğunu; bunun sebebinin de petrol kadar önemli olan su kaynaklarının kullanılmasıyla ilgili olduğunu belitti. Em. Kur. Alb. Yurteri sözlerine şöyle devam etti: "İnsan vücudunun %70'ini su oluşturur, dünya'nın da %75'i suyla kaplıdır; fakat sadece %1'i kullanılabilmektedir. Su olmadan insan yaşayamaz. Bir insanın susuz kalma süresi 7-10 gündür. Bu durum milletlerarası suyun önemini artırmıştır. Nüfusun hızla artması gelecekte su stratejisinin ne kadar önemli olacağını gösterir." İklim değişikliği, suyun hakimiyeti, askeri alanlarda suyun kullanılmasına dair bilgilerde veren Enver: "Türkiye sularının stratejik açıdan ve askeri açıdan kullanılmasındaki görev siyasetçilere düşer. " dedi.
Şen
Yurteri
KOÜ'de 'Öğretmenler Günü' kutlandı
Kocaeli Üniversitesi(KOÜ) Eğitim Fakültesi'nin hazırladığı "24 Kasım Öğretmenler Günü" etkinliği, Kongre ve Konferans salonunda saygı duruşuyla başladı; ardından İstiklal Marşı okundu. Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yunus Kishalı, Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Servettin Bilir, Fen-Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yüksel Güney, öğretim elemanları ve çok sayıda öğrencinin katıldığı etkinlikte, Prof. Dr. Servettin Bilir günün anlam ve önemini belirten bir konuşma yaptı. Prof. Dr. Bilir; günümüzün bilgi çağı olduğunu ve bu çağda öğretmenlere çok büyük görevler düştüğünü belirtti. Kocaeli Üniversitesi Rektör'ü Prof. Dr. Baki Komsuoğlu da gönderdiği mesajla tüm öğretmenlerin ve öğretmen adaylarının öğretmenler gününü kutladı. Prof. Dr. Komsuoğlu'nun mesajının ardından "Geçmişten Günümüze Eğitim" konulu slayt gösterisinde, öğretmenlik mesleğinin Osmanlı tarihinden bu güne kadar gelişimi anlatıldı.
Öğretmenlik adına konuşmalar Etkinlik; Emekli Edebiyat Öğretmeni Zeynep Büyükbudak'ın konuşmasıyla devam etti. Öğretmenlik mesleğinin özverili bir iş olduğunu belirten Büyükbudak, sözlerine şöyle devam etti: "Cumhuriyetin 83. yılına ulaştığımız şu günlerde hala aydınlık yarınlara ihtiyaç duyuyoruz. Öğretmenlik mesleği vatan, ulus, görev sevgisi ister. En değerli varlıklar olan çocuklar öğretmenlere emanet edilmiştir. Biz bu güveni Başöğretmen Atatürk ile kazandık. Yapmamız gereken bu güveni sarsmamaktır." Büyükbudak, Öğretmenlik mesleğinde öğretilecek konuları çok iyi bilmenin yeterli olmayacağını, konuların hangi metotla öğretileceğini bilmenin daha fazla önem taşıdığına dikkat çekerek, sözlerini şöyle tamamladı: "Onurluyum, mutluyum; çünkü öğretmenim." Sınıf öğretmenliği bölümü öğrencilerinin okuduğu "Dünyanın Bütün Çiçekleri " isimli şiirin ardından 2005-2006 eğitim döneminde KOÜ Eğitim Fakültesinden mezun olan ve öğretmenlik mesleğine üç ay önce başlayan genç öğretmen Yasemin Suçeken konuklara öğretmenlik mesleğine başlarken yaşadıklarını anlattı.
Oratoryo ve müzik dinletisi Yrd. Doç. Dr. Nilgün Sazak'ın yönetiminde Sınıf Öğretmenliği Bölümü öğrencileri de "Ben Öğretmen Olmak İstiyorum" isimli bir konuşma korosu sundular. Soprano Ezgi Özbey ve Piyanist Onur C. Dil'in piyano ve şan dinletisinin ardından sergi açılışına geçildi.
Fotoğraf Sergisi 'Başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk' konulu resim sergisini, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yunus Kishalı, Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Servettin Bilir ve Fen-Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yüksel Güney açtılar. Açılan sergi konuklar tarafından ilgiyle izlendi.
Güney
Büyükbudak
Suçeken
Boncuk Yapım Gösterisi ilgiyle izlendi
Kocaeli Üniversitesi Değirmendere Ali Özbay Meslek Yüksek Okulu'nda 'Boncuk Yapım Gösterisi' düzenlendi. Türkiye'nin ilk cam okulu Cam Ocağı işbirliği ile gerçekleştirilen gösteride, öğrenciler ve diğer konuklar boncuk yapımının inceliklerini yakından görme fırsatını buldular. Cam Ocağı ustalarından Bilgin Günalay, gelen konuklara boncukların nasıl yapıldığını ve boncukların yapım tekniklerini uygulamalı olarak anlattı. Renkli cam çubukların, masaüstü ocak alevinde (şalümo) eritilip çelik tellere sarılarak cam boncuklara dönüştürülmesi konuklar tarafından ilgiyle izlendi. Uygulamanın sonrasında boncuk ustası Günalay, camı yakından tanımak ve camla çalışmak isteyen konukların merak ettikleri soruları yanıtladı.
Halk ve öğrenciler kaynaşacak Teknik Programlar Bölüm Başkanı Öğretim Görevlisi Nermin Demirkol, bu çalışmanın Cam-Seramik ve Uygulamalı Takı Teknolojileri Bölümlerinin ortak etkinliği olduğunu, halkla kaynaşmak, öğrencileri ve halkı boncuk yapımı konusunda bilgi edindirmek amacıyla bu etkinliği düzenlediklerini ifade etti. Demirkol sözlerine şöyle devam etti: "Yapmış olduğumuz etkinliğin Cam-seramik ve Uygulamalı Takı Teknolojileri bölümleri programına uyumlu olmasına özen gösterdik. Bu işi çok iyi bilen bir ustadan boncuk yapımını öğrenmenin öğrencilerimiz ve halkımız için daha iyi olacağını düşündük." Cam sanatı ve boncuk yapımıyla ilgilenen birçok kişinin gitmek isteyeceği bir okul olan cam ocağının kendilerine tanıdıkları imkandan faydalandıklarını dile getiren Demirkol, bundan duydukları memnuniyeti belirtti.
KOÜ Kadınların Sorunlarını Araştıracak
Türkiye'de sadece on dört üniversitede bulunan 'Kadın Sorunlarını Araştırma Merkezi'nin on beşincisi Kocaeli Üniversitesi İletişim Fakültesi'nde açıldı. Kadınlara tanınan hakları savunmak, iletişim, kültür, sağlık ve ekonomi alanlarında Türkiye'de ve yurt dışında yaşayan kadınların çeşitli sorunlarına ilişkin temel bilgiler vermek amacıyla kurulan merkezde, öğrencilerin konuyla ilgili olarak eğitilmeleri ve araştırma yapmaları hedefleniyor. Kocaeli Üniversitesi bünyesinde bulunan İletişim Fakültesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, Fen-Edebiyat Fakültesi, Hukuk Fakültesi, Güzel Sanatlar Fakültesi, Eğitim fakültesi ve Meslek Yüksek Okullarının bazı bölümleri bu merkezin çalışma koşulları ile doğrudan bağlantılı olacak. Ders programına konulacak olan 'Kadının sosyal, kültürel, ekonomik, hukuki durumunu ve profilini' kapsayacak dersleri, bu konuda eğitim almış öğretim elemanları verecek.
Yengin
Diğer çalışma alanlarına kaynak ve bilgi sağlayacak konuların içeriğini belirleyecek olan merkezin Müdürü ve İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hülya Yengin, İletişim Fakültesi'nde bulunan birim merkezi için her türlü fiziki ve akademik desteği sağlayacaklarını söyledi. Kadın sorunları ve özellikle kadınların eğitimi konusunda diğer akademik kurumlar, konuyla ilgili resmi ve özel kurum, kuruluşlar ve uluslararası kuruluşlarla işbirliği yapacaklarını belirten Prof. Dr. Yengin, merkezin amaçları doğrultusunda broşür ve dergi yayımlayarak, sosyal-kültürel etkinlikler düzenleyerek , konferans, seminer, kongre, sempozyum ve panel gibi her türlü bilimsel toplantılar yaparak öğrencileri ve komuoyunu bilinçlendirmek istediklerini belirtti.
Utkan
Prof. Dr. Sezer Şener Komsuoğlu'nun özgeçmişi 1949 yılında Trabzon'da doğan Prof. Dr. Sezer Şener Komsuoğlu, 1969-1974 yıllarında Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde lisans eğitimi aldı. 1974-1977 yılları arasında Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde nöroloji asistanlığı yapan Prof. Dr. S. Komsuoğlu, 1977-1978 yıllarında Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi 'nde nöroloji uzmanlığı yaptı. Daha sonra 1979-1981'te Birmingham Üniversitesi Queen Elizabeth Hastanesi Nörolojik Bilimler Bölümü ile Aston Üniversitesi Tıp Fakültesi Klinik Nörofizyoloji Ünitesinde, uzman ve araştırmacı olarak görev aldı. Prof. Dr. Komsuoğlu, 1979-1981 yıllarında Midland Center for Neurology and Neurosurgery Mezuniyet Sonrası Eğitim Programı (F.R.C.P.)'na katıldı. Komsuoğlu, 1982'de Karadeniz Teknik Üniversitesi Tıp Fakültesi, Nöroloji Anabilim Dalı'nda Nöroloji Doçentliği, 1988'de Karadeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi, Nöroloji Anabilim Dalı'nda Nöroloji Profesörlüğü ünvanlarını aldı. Akademik ve idari görevleri-tarihleri Nöroloji Ana Bilim Dalı Başkanlığı, Eğitim Koordinatörlüğü Karadeniz Teknik Üniverstesi Tıp Fakültesi, 1982-1992 Dahili Tıp Bilimleri Bölüm Başkanlığı, Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi 1995-2006 Nöroloji Ana Bilim Dalı Başkanlığı Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi, 1995-… Bilimsel çalışmaları Bilimsel Yayınlar ve Atıf Alan Yayınları Science Citation Index (SCI)'ye giren yayınlar 37 Adet Uluslararası Dergilerde Yayımlanan Çalışmaları 61 Adet Uluslararası Kongre Bildirileri 18 Adet Ulusal Dergilerde Yayımlanan Çalışmaları 55 Adet Ulusal Kongre Bildirileri ve Konferanslar 64 Adet Uluslararası Yayınlarına yapılan atıf sayısı 157 Adet Editör ve bilim dahışmanı olduğu dergiler Epilepsi Dergisi Türkiye Klinikleri Dergisi Türk Nöroloji Dergisi Üyesi ve görev üstlendiği ulusal kuruluşlar Kayıtlı Olduğu Tıp Dernekleri Türk Nöroloji Derneği Türk Epilepsi Derneği Kayıtlı Olduğu Sosyal Dernekler Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği üyesi (1993 ÇYDD Trabzon Şubesi Kurucusu) Atatürkçü Düşünce Derneği Ulusal kongre, toplantı ve sempozyumlarda sunulan konferanslar 1. Komsuoğlu SS. Multiple Sclerosis, Clinical Neuopsiiology Unit in University of Aston, 1982. 2. Komsuoğlu SS. Beyin Sapı Uyarılmış Potansiyelleri (BSUP)'LAR Klinik Uygulamaları. 1984, Nörofizyoloji Kongresi. 3. Komsuoğlu SS. Tedaviye Dirençli Olgularda Na - Valporat Uygulaması, Na - Valporat Toplantısı.1986, Bolu. 4. Komsuoğlu SS. Koma, Karadeniz Teknik Üniversitesi Tıp Fakültesi. 1987, Trabzon. 5. Panel: Yaşlanma Süreci. Prof. Dr. Coşkun Şarman, Prof. Dr. Işık Sayıl, Komsuoğlu SS. Yard. Doç. Dr. Mehmet Bekaroğlu. Yaşlanma Süreci. 1988, Trabzon. 6. Komsuoğlu SS. Nonkonvülzif Status Epileptkus. Tübitak Toplantısı. 1989, Ankara. 7. Komsuoğlu SS. Mezuniyet Sonrası Eğitim Programları. Türk Tabibler Birliği Toplantısı. 8. Komsuoğlu SS. Serebravasküler Olaylar, Etyolojik Yaklaşım. Ulusal Nörolojik Bilimler Kongresi. 1990, Ankara. 9. Komsuoğlu SS.Vasküler Tip Başağrıları. Başağrılar Sempozyumu.1991, KTÜ Tıp Fakültesi. 10. Komsuoğlu SS. Tıp Eğitiminde Yeni Görüşler. T.T.B. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi. 1994, Ankara. 11. Komsuoğlu SS. İntern Programlarının Gözden Geçirilmesi. Türk Tabibler Birliği. 1994, Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi. 12. Komsuoğlu SS. Kanal 6 Sağlık Programları Günlük Konuşmalar. 1. yıl 1996. 13. Komsuoğlu SS. Epilepsi 1997, Kocaeli. 14. Komsuoğlu SS. Epilepside Tanı Güçlüğü. Ulusal Nöroloji Kongresi, 2003, Antalya. 15. Komsuoğlu SS. AEI'le başlama ve kesme kriterleri, Mezuniyet sonrası eğitim seminerleri. 2003, Kocaeli Üniversitesi 16. Komsuoğlu SS. Kadın ve Epilepsi Ulusal Nöroloji Kongresi, Antalya, 2004. 17. Komsuoğlu SS. 1. Basamak sağlık eğitimi seminerleri. 2003, Kocaeli, Bolu, Zonguldak, Safranbolu. 18. Komsuoğlu SS. İşeri Pervin Alzheimer-Demanslar Derbent, Kocaeli 2005. 19. Komsuoğlu SS. Bilinç Bozuklukları ve Koma. Karadeniz Teknik Üniversitesi Tıp Fakültesi, Trabzon, 2005. 20. Komsuoğlu SS. 1. Basamak sağlık eğitimi seminerleri. 2005-2006 Kocaeli. Sunulan sosyal konferanslar 1.Komsuoğlu SS. Sosyal Haklar, Demokratikleşme Süreci ÖzelleştirmePolitikaları ve Topluma yansıma süreci Konuşmacı ve Heyet Yöneticisi 1994, Berlin, Postdam, Almanya 2. Komsuoğlu SS. Çağdaş Eğitim, Günün Koşulları Çağdaş Yaşam 1996, Rize. 3. Komsuoğlu SS. Seçme ve Seçilme Hakkı. Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Konferansları 1996, Trabzon. 4. Komsuoğlu SS. Türk Kadınının Bugünkü Konumu. Kordsa Eğitim Semineri1997, Kordsa. 5. Komsuoğlu SS. Türk kadınına seçme ve seçilme hakkının verilişi Konferans, Aralık 2000, KOCAELİ 6. Komsuoğlu SS. Karadeniz Ekonomik İşbirliği Çerçevesinde Karadenize kıyısı olan ülkelerin üniversiteleri, eğitim programları tartışması.Kongre Başkan yardımcısı, ve Konferansçı, İstanbul, 2000. 7. Komsuoğlu SS. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü Konferansları Ülkemizde Kadın Politikaları, Kocaeli, 2001-2002.
Rektörümüz Prof. Dr. Sezer Şener Komsuoğlu
Kocaeli Üniversitesi'nin (KOÜ) yeni rektörü Prof. Dr. Sezer Şener Komsuoğlu oldu. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, Komsuoğlu'nu dün (27 Kasım 2006) KOÜ'nün yeni rektörü olarak atadı. Umuttepe Yerleşkesi'nde 9 Ekim 2006 tarihinde yapılan seçimde 226 oy alarak diğer rektör adaylarının arasında ilk sırada yer alan yeni rektörümüz, 1995 yılından 2006 yılına kadar Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Dahili Tıp Bilimleri Bölüm Başkanlığı yaptı. Halen Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji Ana Bilim Dalı Başkanlığı görevini sürdüren Komsuoğlu, ulusal ve uluslararası bilimsel çalışmalarının yanında bir çok akademik ve idari görevde yer aldı.
Marmara Bölgesi'ndeki tüm üniversite ve eğitim-araştırma hastaneleri hekimlerinin on dört yıl önce kurduğu bir grup olan Marmara Diyabet Grubu (MGD), bu yıl ilk defa Kocaeli Üniversitesi'nde aylık eğitim toplantısı yaptı. Verilen ikramın ardından "İnsulinomimetik Ajanların Diyabet Tedavisindeki Yerleri" konusunun anlatıldığı toplantıya, Rektör Sezer Ş. Komsuoğlu, Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ali Demirci, öğretim üyeleri, hemşireler ve öğrenciler katıldı. KOÜ Tıp Fakültesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Bilim Dalı'nda görevli Moderatör Prof. Dr. Berrin Çetinarslan yaptığı konuşmada, tüm dünyada diyabetli hasta sayısının giderek artmakta olduğunu, şu anda 190 milyonun üzerinde diyabetli hasta olduğunu ve 2025 yılında 330 milyonun üzerinde diyabetli hastanın olmasının beklendiğini söyledi. Bu rakamın beklenenin oldukça üzerinde olduğunu belirten Çetinarslan, bu sebeple bu hastaların hastalıklarını zamanında fark edip, doğru şekilde yönlendirilmesi gerektiğini vurguladı. Diyabet hastalığının doğru bir şekilde tanınıp, izlenmesi ve yeni geliştirilen ilaçlarla diyabet tedavisinin nasıl yağılacağının tartışıldığı toplantıda: 'Vakalarda Diyabet' konusu KOÜ Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Zeynep Cantürk tarafından, 'Etki mekanizması' konusu KOÜ Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. İlhan Tarkun tarafından, 'Tedavide Kullanım' konusu ise İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi ve MGD Başkanı Prof. Dr. İlhan Satman tarafından işlendi.
Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Bilim Dalı'nın düzenlemiş olduğu '2006-2007 Eğitim Yılı 12. Marmara Diyabet Grubu Eğitim Toplantıları' 28 Kasım 2006 tarihinde Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi konferans salonunda gerçekleştirildi.
Çetinarslan
Satman
Marmara Diyabet Grubu KOÜ'de toplandı
KOÜ'de Yeni Öğrenci Konseyi İşbaşında
Öğrenci Konseyi Yönetim Kurulu M. Ali Akkor Şeyma Çatalgöl Sinem Eryürek Deniz İbrahim Boynikoğlu Merve Karataş Volkan Koyuncu Fatih Altınel Muaz Yalçın Denetleme Kurulu Yusuf Çilliyüz Özgür Gediklioğlu Hasan Alagöz
Kocaeli Üniversitesi'nde 2006-2007 eğitim-öğretim dönemi Öğrenci Konseyi seçimi yapıldı. 28 Kasım 2006 tarihinde KOÜ Kültür ve Kongre Merkezi konferans salonunda gerçekleştirilen seçim sonucunda Öğrenci Konseyi Başkanlığına Teknik Eğitim Fakültesi Elektronik Öğretmenliği Bölümü 4. sınıf öğrencisi Kemal İncir seçildi.
Kocaeli Üniversitesi'nin fakülte, yüksekokul ve meslek yüksekokulu öğrenci temsilcilerinin katıldığı seçimde ilk önce Divan Kurulu üyeleri belirlendi. Divan Kuruluna Ali Rıza Veziroğlu Meslek Yüksekokulu öğrencisi Taner Katırcıoğlu başkan, İletişim Fakültesi öğrencisi Semra Akyıldız ve Devlet Konservatuarı öğrencisi Melda İbrişim başkan yardımcıları olarak seçildi. 4 kişinin aday olduğu Öğrenci Konseyi Başkanlık seçimi, Divan Kurulu yönetiminde yapıldı. 32 oydan 19'unu alan Teknik Eğitim Fakültesi Elektronik Öğretmenliği Bölümü öğrencisi Kemal İncir Öğrenci Konseyi Başkanlığına seçildi. Üniversitemizde öğrenim gören öğrencilerin eğitim-öğretim ve sosyo-kültürel ihtiyaçlarının karşılanmasına ilişkin görüş ve önerilerinden yararlanmak amacıyla oluşturulan ve her yıl yenilenen öğrenci konsey kuruluna başkan seçilen İncir, şunları söyledi: "Üniversitemizde varolan sorunları çözmeye çalışacağım. Kocaeli Üniversitesini marka haline getireceğim. İş, staj olanaklarını artırmak en büyük amacım." Öğrenci Konseyi Başkanlığı seçiminden sonra Öğrenci Konseyi Yönetim Kurulu ve Denetleme Kurulu seçimi yapıldı. Yapılan seçimler sonunda oluşan Öğrenci Konseyi Yönetim Kurulu ve Denetleme Kurulu üyeleri şu şekilde oluştu;
KOÜ'de 'Güz Masa Tenisi' turnuvası başladı
Kocaeli Üniversitesi Beden Eğitimi Bölüm Başkanlığı'nın personel için düzenlediği Güz Masa Tenisi Turnuvasının ilk maçı, Koordinatör Aykut Tosun yönetiminde 28 Kasım 2006 tarihinde Morfoloji binasında gerçekleştirildi. Bayanlar kategorisinde yapılan ilk gün maçlarında, Perihan Semerci ve Saadet Sevinç rakiplerinin maça gelememesi nedeniyle hükmen galip geldiler. Erkekler kategorisinde ise büyük rekabete sahne olan, İlkay Çimen ile A.Cihan Taşkın' ın karşılaştığı maçın galibiyetini A. Cihan Taşkın aldı. Diğer maç Osman Ürgün ve Adnan Kavak arasında heyecan içinde geçti. Adnan Kavak maçta rakibine set vermeden galip gelmeyi başardı. Güz Masa Tenisi Turnuvaları 8 Aralık 2006 tarihine kadar Morfoloji binasında devam edecek.
Baki Hoca'dan Anlamlı Veda
Kocaeli Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Baki Komsuoğlu, Rektör yardımcıları, genel sekreter, genelsekreter yardımcıları ve daire başkanlarının katıldığı toplantıda çalışma arkadaşlarına veda etti. Son derece sıcak bir ortamda ve sohbet havasında geçen veda toplantısında Rektör Prof. Dr. Baki Komsuoğlu, depremdeki zorluklardan sonra Umuttepe Yerleşkesine taşınmanın bir ekip işi olduğunu belirtti ve bu ekibin çalışma arkadaşları olduğunu özellikle vurguladı. Komsuoğlu, yaptıkları çalışmaları çok zor koşullar altında gerçekleştiklerine değindi ve şunları söyledi: "Türkiye'nin en zor günlerinde beraber olduk, çok büyük bir felaket yaşadık; fakat hiçbir zaman ümitsiz olmadık, sonuçta çok yol aldık. Türkiye'nin en büyük 3. üniversitesi olmayı başardık. Tarih bu başarıyı hep yazacaktır. Unutulmamalıdır ki istense de tarih değiştirilemeyecektir. Bu başarıda katkısı olan tüm kişi, kurum ve kuruluşlara gelecek nesiller minnet ve saygı duyacaktır. Biz de onlara sonsuz teşekkürlerimizi iletiyoruz. Ayrıca çok değerli Kocaeli halkına, idareci ve üst düzey yöneticilerine bizlere ve sizlere yaptıkları katkı ve yardımlarından dolayı minnet duymaktayız."
Duygusal anlar Komsuoğlu'nun bu anlamlı konuşmasının ardından çalışma arkadaşları tek tek söz alarak duygularını dile getirdiler. Duygusal anların yaşandığı konuşmalarda, Komsuoğlu'nun çalışma arkadaşları, hayal bile edilemeyecek düşünceleri sabır göstererek gerçeğe dönüştürdüğü için Komsuoğlu'na teşekkür ettiler. Toplantı, Komsuoğlu'nun başarı dilekleriyle sona erdi.
Vedalaşmadan sonra toplu fotoğraf çektirildi.
Son derece sıcak bir ortamda vedalaşma gerçekleşti.