Page 15 - 8. GÜN (11-17-mart-2019)

Türk Halkının

Vazgeçilmez Şiiri:

İstiklal Marşı

Kendisini vatanına ve milletine adayan vatan şairi Mehmet
Akif Ersoy’un kaleme aldığı İstiklal Marşı’nın, Türkiye Büyük
Millet Meclisi’nde kabulünün üzerinden bu zamana 98 yıl
geçti. Savaş koşulları altında yazılan ve derin bir telkin gücü
barındıran İstiklal Marşı’nın sözleri, her okunuşunda Türk
milletinin, bağımsızlık sevdasını güçlü bir şekilde dile get-
irmesine vesile oluyor.
Kocaeli Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü
Öğretim Üyesi Doç. Dr. Esma Torun Çelik, 12 Mart İstiklal
Marşı’nın Kabulü hakkında açıklamalarda bulundu.
Ekim 1920 yılında Albay İsmet’in Batı Cephesi komutanlığına
getirilmesi ile birlikte bir ulusal marş ihtiyacı duyulduğunu
kaydeden Doç. Dr. Torun Çelik, “Dönemin Milli Eğitim
Bakanı bu kapsamda bir yarışma başlatmaya karar veri-
yor. Akabinde Aralık 1920’ye kadar 724 tane şiir başvurusu
yapılıyor ancak okunan şiirlerin içinde yeterince ulusal
marş niteliği taşıyacak bir şiir belirlenemiyor.Bunun üz-
erine ise Şubat 1921 yılında dönemin Milli Eğitim Bakanı
Hamdullah Suphi’nin ricası karşılığında Şairimiz Mehmet
Akif Ersoy şiir yazmaya karar veriyor.Bu kapsamda Me-
hmet Akif Ersoy Kahraman Ordumuza başlığıyla 10 kıtalı
İstiklal Marşımızı yazıyor ve 12 Mart 1921 tarihinde Türkiye
Büyük Millet Meclisi tarafından onaylanması ile birlikte Ul-
usal Marşımız ilan ediliyor.” ifadelerini kullandı.

Mehmet Akif Ersoy’un ilk başta şiir yazmayı kabul etmem-
esinin sebebinin ödül verilmesi olduğunu belirten Doç. Dr.
Esma Torun Çelik, “Mehmet Akif, bunu en başından beri
para ile yapmayacağını söylemiştir. Tüm Türk halkının
duygularını ifade eden bu şiiri Mehmet Akif Ersoy ‘Ben
yazdıktan sonra bu şiir benim değildir.Ben yazdıktan son-
ra bu şiir artık bütün Türk halkınındır’ diyerek anlatmıştır.
İstiklal Marşı normal bir zamanda oturup yazılan bir
şiir değil savaşın tam orta yerinde olunan bir dönemde
yazılmıştır.” dedi.

12 Mart 1921’in son derece büyük bir savaşın aşamasını
teşkil ettiğini ifade eden Kocaeli Üniversitesi Fen Edebiyat
Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Esma Torun
Çelik, “Bir daha o olumsuz süreçlerin bir daha yaşanmaması
adına her birimiz üzerimizde taşıdığımız sorumluluğun bil- 12
incine vararak çok daha iyi işler yapmalıyız. Türkiyemiz için
her zaman elimizden geleni yapmalıyız.” diyerek sözlerini
sonlandırdı.