Heykel, sanatsal bakış açısıyla meydana getirilmiş üç boyutlu formlara denir. Heykel temelde mekânın kapsanması, kavranması ve mekân ile ilişki kurulması ile ilgilenir. Heykel, taş ve ahşap gibi malzemelerden yontularak yapılabileceği gibi, kil, balmumu gibi ara malzemelerden modellenerek, bronz ve tunç gibi metallerden dökülebilir.

Kocaeli Üniversitesi Heykel Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ceyhun Konak, heykel sanatı, kullanılan malzemeler ve buzdan heykel yapımı ile ilgili bilgiler verdi.

Heykellerde kullanılan malzemeler konusunda öncelikle sanatın tarihine bakılması gerektiğine dikkat çeken Doç. Dr. Ceyhun Konak, "1960 sonrası duruma bakıldığında, o dönemde olan çevreci hareketler, galeri ve müze mekânlarının sanatı metalaştırmasına tepki amaçlı sanatçıların doğaya yöneldiğini ve bu durumun doğal malzemenin sanatta kullanımını gündeme getirdiğini görüyoruz. Land art, Süreç sanatı, Enstalasyonlar ve happeningler gibi sanatsal anlayışlarda bu türden malzemelerin sıklıkla kullanıldığı görülmektedir. Bu malzemelere örnek olarak kil, taş, ağaç dalları, buz gösterile bilir. 1990'lara gelindiğindeyse bu malzemelerin dünya genelinde yaygın olarak kullanıldığı ve açık alan heykel sempozyumlarının başladığı görülüyor." dedi.

Sanat, Temel Bir İhtiyaçtır

Heykel sanatında teknik olarak iki tip malzeme kullanımı bulunduğunu kaydeden Doç. Dr. Konak, "İlk olarak kütleden eksiltme yöntemiyle kullanılan taş, ahşap gibi malzemeler ikinci olarak ise eklektik yöntemiyle kullanılan metal ve ara malzeme dediğimiz kil malzemelerdir. Buz tam da bu noktada her iki yönteme de uyumludur. Buzdan heykel yapımında bloklar bir bütün hale getirilerek ana kütle oluşturuluyor ve yontularak bir form oluşturuluyor. Buzu bir araya getirmek için iki buz yüzeyini düzgün bir şekilde birbirine uyumlu hale getirdikten sonra arasına su konulduğunda çok kısa bir süre içerisinde birbirine monte oluyor ve bu büyük heykel kütlelerine ayrıntı detay formları eklemek için uygun hale geliyor." ifadelerini kullandı.

Doç. Dr. Ceyhun Konak, buzdan yapılan heykellerin sıfır derecelerin altında formunu koruyabildiğini kaydederek "-5 derece heykellerimizi korumak açısından bizler için yeterlidir. Ayrıca sanat insanları düşünce olarak besler ve zihin pratiği yaptırır. Bu yüzden sanat nefes almak, yemek yemek gibi temel bir ihtiyaçtır ve bireyler sanatın içinde olmalılar." diyerek sözlerini tamamladı.

Haber: Kaan Türker (Radyo K.İ.)

Fotoğraf: Osman Umut EZ ( Radyo K.İ.)

Kocaeli Üniversitesi
basın ve halkla ilişkiler
iletişim
bilgi edinme birimi
fotoğraf
grafik/tasarım
halkla ilişkiler ve tanıtım
E-GAZETE
Haber Merkezi
Bireyler Sanatın İçinde Olmalılar
22 Şubat 2019