Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Betül Kalender, Hipertansiyon hastalığı ile ilgili Radyo K.İ. Muhabiri Ahmet Esat Öztürk'e açıklamalarda bulundu. Hastalığın tanımını yapan Kalender, "Hipertansiyon, kan basıncının yüksek olması sonucu ortaya çıkan bir hastalıktır. Kan basıncı 140-90 mm civanın üzerinde olursa hipertansiyon ortaya çıkıyor. hipertansiyon hastalığı Türkiye'de ve dünyada çok yaygın görülen bir hastalıktır'' dedi.

Hastalığın belirtileri hakkında bilgiler veren Betül Kalender, hipertansiyonun genellikle belirti vermediğini, sinsi ve tanısız kalabilen bir hastalık olduğunu ifade ederek, hastalığın belirti verdiğinde ise; baş ağrısı, kulak çınlaması, halsizlik, burun kanaması gibi olayların ortaya çıktığını kaydetti.

Prof. Dr. Betül Kalender, hipertansiyonun tanısında kan basıncı kontrollerinin önemli bir yeri olduğunu belirterek, ''Kan basıncına baktırmak çok kolay bir şey. Çünkü her yerde ulaşılabilir. 20-30 yaşından sonra insanların kan basıncına baktırması kendileri için faydalı olacaktır. Çünkü bu kontroller sonucunda gizli bir tansiyon hastalığı açığa çıkabilir'' ifadelerini kullandı.

"Hipertansiyon Hastaları Hareketsiz Yaşamdan Uzak Durmalı''
Kocaeli Üniversitesi
basın ve halkla ilişkiler
iletişim
bilgi edinme birimi
fotoğraf
grafik/tasarım
halkla ilişkiler ve tanıtım
E-GAZETE
Haber Merkezi
Kalender, hastalığın hangi yaş aralığında ortaya çıktığını anlatarak, "Aslında hipertansiyon bir medeniyet hastalığı diyebiliriz. Tuz, hazır gıda tüketiminin artması, hareketsiz bir yaşam sürdürmek gibi faktörler insanlarda tansiyon hastalığını ortaya çıkmasında etkili olabilir. Bu yüzden hipertansiyonu çok erken yaşlarda görebiliyoruz günümüzde. Dolayısıyla 20'li - 30'lu yaşlarındaki insanlara obezite, genetik yatkınlık varsa hastalık çok genç yaşlarda ortaya çıkabiliyor'' dedi.

Hastalığın tedavi yöntemlerinden de bahseden Kalender, ''Öncelikli olarak yapılması gereken; yaşam tarzının değiştirilmesi ve tuz tüketilmemesidir. Hareketsiz yaşamdan uzak durmak, en az yarım saatlik bir yürüyüş yapmak, alkol tüketimden uzak durmak, sigara içmemek, meyve-sebze ve süt ürünleri tüketmek. Bunların dışında ise ilaç tedavisi mevcut. Bazı kişilerde yaşam tarzı değişikliği ilaç kullanımına gerek bırakmayabilir ya da kullanılan ilaç miktarını azaltabilir. Hastanın hangi ilacı kullanacağına da doktor karar vermelidir'' ifadelerini kullandı.

Hastalığın bazı evrelerinde cerrahi yöntemlerin çok sık olmasa da kullanıldığını ifade eden Prof. Dr. Betül Kalender, sekonder hipertansiyon tansiyon tipinde cerrahi müdahalelerin, tansiyonu yükselten kitleyi ortadan kaldırmak için kullanıldığını ifade ederek cerrahi müdahalelerin hipertansiyon hastalığında genellikle kullanılmadığını söyledi.

Haber: Ahmet Esat Öztürk (Radyo K.İ.)