I. Uluslararası Medya ve İslamofobi Sempozyumu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla 25-26 Mayıs 2021 tarihinde, Ankara ATO Congresium'da gerçekleşti. Radyo Televizyon Üst Kurulu, TRT, Diyanet İşleri Başkanlığı, Erciyes Üniversitesi ve Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) işbirliği ile düzenlenen sempozyumda, ülkemizden ve yurt dışından bilim insanları, gazeteciler ve medya profesyonelleri tüm dünyada giderek artan İslamofobi sorununu tartıştı. Kocaeli Üniversitesi İletişim Fakültesi akademisyenleri ise, bu önemli etkinliğe Fransız Medyası'nda İslamofobiyi inceleyen çalışmaları ile katıldı.
Covid-19 salgını nedeniyle, sosyal mesafe kurallarına uygun olarak gerçekleştirilen ve pandemi döneminde gerçekleştirilen ilk yüz yüze bilimsel toplantılardan biri olma özelliği taşıyan sempozyumda, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan müslümanlara yönelik olarak gerçekleştirilen ırkçılık ve ayrımcılığın "İslamofobi" kavramıyla yumuşatılmaya çalışıldığını, ancak gerçekte yapılanın İslam düşmanlığı olduğunu vurguladı. Konuşmasını "Batı başta olmak üzere dünyanın pek çok yerinde İslam düşmanlığı hastalığı, tıpkı kanser hücresi gibi hızla yayılmaktadır" sözleriyle sürdüren Erdoğan, geçtiğimiz beş yıllık sürede Batı Dünyası'nda ırkçı ve İslam düşmanı saldırıların yüzde 250 oranında arttığını ifade ederek, durumun vehametinin altını çizdi. Batı medyasında müslümanları ve İslamı terörle ilişkilendirme çabalarının giderek yükseldiğine dikkat çeken Erdoğan, sürekli artan İslam düşmanlığı akımına karşı yeni ve daha etkin yaklaşımlar benimsemenin önemine vurgu yaptı. Bu nedenle, eldeki tüm imkanları kullanarak gerçekleri dünyaya aktarmak için uluslararası alanda güçlü bir iletişim ağı kurmanın önemine dikkat çeken Erdoğan, programa akademik çalışmalarıyla katkı sağlayacak bilim insanları, medya mensupları ve katılımcılara teşekkür etti.
Kocaeli Üniversitesi Akademisyenleri I. Uluslararası Medya ve İslamofobi Sempozyumu'na Katıldı
28 Mayıs 2021
Medya ve İslamofobi ilişkisinin tüm yönleriyle tartışıldığı bu önemli sempozyuma, Kocaeli Üniversitesi İletişim Fakültesi öğretim üyesi Doç. Dr. İhsan Karlı ve Arş. Gör. Dr. Zeynep Benan Dondurucu Fransız basınında İslamofobinin sunumunu inceleyen çalışmaları ile katıldı. Sunumu gerçekleştiren Dr. Dondurucu, Fransa'da İslamofobinin ortaya çıkış nedenlerini Fransa'nın geçmişte başta Cezayir olmak üzere Afrikalı müslüman ülkeleri sömürgeleştirmesi, ekonomik kalkınma amaçlı olarak 1940'lardan 1970'lere iş gücü olarak kullanılan göçmen ve müslüman topluluklarının ülkede sürekli olarak ayrımcılığa maruz kalması ve aşırı sağ idelojiye sahip siyasi hareketlerin sürekli olarak İslam inancının laiklikle bağdaşmadığı vurgusunu yapması olarak sıraladı. Ayrıca Dr. Dondurucu konuşmasında, 2015 yılında Hz. Muhammed'in uygunsuz karikatürlerini yayınladığı için Charlie Hedbo dergisine yapılan ve 11 kişinin hayatını kaybetmesiyle sonuçlanan saldırının ve IŞID tarafından üstlenilen Paris terör saldırılarının ülkede İslam karşıtlığını tetikleyen en önemli olaylar olduğunu vurguladı. Dondurucu, bu korku ve karşıtlığı doruk noktasına çıkaran son olayın ise, Ekim 2020'de Samuel Paty isimli bir ortaokulu öğretmenin Hz. Muhammed'i uygunsuz bir biçimde gösteren Charlie Hedbo karikatürlerini aralarında müslümanların da bulunduğu öğrencilere "ifade özgürlüğü" dersi kapsamında göstermesi olduğunu belirtti. Bu nedenle araştırmalarında Le Figaro ve Le Monde gazetelerinde bu münferit cinayetin medya aracılığıyla sunum biçimini incelediklerini vurgulayan Dondurucu, iki gazetede olayın bir suçtan ziyade, politik ve ideolojik amaçlarla sunulduğu sonucuna ulaştıklarını belirtti.
Dondurucu sunumunda, terör tehditi nedeniyle BarakaCity ve Fransa'da İslamofobiye Karşı Kolektif (CCIF) gibi sivil toplum örgütlerinin ve Pantin Camisinin imamının cinayetle ilişkisine yönelik suçlamalar nedeniyle bu caminin geçici olarak kapatılmasının bile Fransız basınında normalleştirilmesinin ulaştıkları en çarpıcı bulgular olduğunu dile getirdi. Ayrıca Dr. Dondurucu, Fransa Cumhurbaşkanı Emanuel Macron'un Samuel Paty'nin öldürülmesinden sonra Charlie Hedbo dergisinin karikatürlerini kamusal alanlarda göstermesinin Türkiye'den ve İslam dünyasında yol açtığı tepkilerine de Fransız basının objektif bir biçimde yer vermediğini sözlerine ekledi. Dondurucu, ülkede yükselen İslam karşıtlığına yönelik Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın eleştirileri sonucu yaşanan diplomatik krizi, yanlı ve çarpık bir biçimde sunan Fransız medyasının, doğrudan Türkiye Cumhurbaşkanı'nı suçlayıcı bir dil kullandığını saptadıklarını belirtti. Bu durumun, Fransız siyaseti ve medyasının kendilerine İslam coğrafyasından gelen eleştirilere tahammülsüzlüğünün bir göstergesi olduğunu vurgulayan Dondurucu, Fransa'da basın ve siyaset aracılığıyla inşa edilen İslam karşıtlığının müslümanların yaşam ve insanı haklarını ihlal eden bir raddeye ulaştığını saptadıklarını belirterek konuşmasını tamamladı.